Translation of "Garagem" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Garagem" in a sentence and their turkish translations:

Está na garagem.

Garajda.

Esqueci na garagem.

- Garajda unuttum.
- Onu garajda unuttum.

- Estou pintando a garagem.
- Eu estou pintando a garagem.

Garajı boyuyorum.

- Coloque o carro na garagem.
- Põe o carro na garagem.

Arabayı garaja koyun.

- Coloque meu carro na garagem.
- Ponha meu carro na garagem.

Arabamı garaja koy.

Tudo começou na garagem

Her şey garaj da başlamıştı

A garagem estava vazia.

Garaj boştu.

A casa tem garagem?

Evin bir garajı var mı?

Meu carro está na garagem.

Arabam garajda.

Tom limpou a garagem sozinho.

Tom garajı tamamen tek başına temizledi.

O carro está na garagem.

Araba garajda.

Alguém está em nossa garagem.

Garajımızda biri var.

Estamos procurando uma casa com garagem.

Garajlı bir ev arıyoruz.

Ele tem dois carros na garagem.

Onun garajında iki arabası var.

Tom nos fez limpar a garagem.

Tom garajı bize temizletti.

Há dois carros na garagem dele.

Garajında iki araba var.

Tom colocou o carro na garagem.

Tom arabayı garaja koydu.

Eu deixei o carro na garagem.

Arabayı garajda bıraktım.

Tom estacionou o carro na garagem.

Tom arabasını garaja park etti.

Traz o carro para a garagem !.

Arabayı garaja getir.

Além disso, na garagem de sua casa

Üstelik evinin garajında

O ônibus vai daqui para a garagem.

Otobüs buradan garaja gider.

Eu preciso terminar de limpar a garagem.

Garajı temizlemeyi bitirmem gerekiyor.

Tom tem três carros em sua garagem.

Tom'un garajında üç arabası var.

O carro de Tom está na garagem.

Tom'un arabası garajda.

O carro está em frente à garagem.

Araba garajın önünde.

A bicicleta dos meninos está na garagem.

Çocuğun bisikleti garajdadır.

Tom está na garagem trocando o óleo.

Tom garajda yağını değiştiriyor.

A casa de Tom não tem garagem.

Tom'un evinin bir garajı yok.

Tom guarda as suas ferramentas na garagem.

Tom aletlerini garajda tutuyor.

Comprei-o em uma venda de garagem.

Bunu bir garaj satışında aldım.

Preciso de você na garagem neste instante.

Şu anda sana garajda ihtiyacım var.

"Onde está o meu carro?" "Está na garagem."

"Arabam nerede?" "Garajda."

Tom estará nos ajudando a pintar nossa garagem.

Tom garajı boyamamıza yardım edecek.

O meu carro está na garagem do David.

Arabam David'in garajında.

Não deveríamos ter deixado Tom sozinho na garagem.

Tom'u garajda yalnız bırakmamalıydık.

O carro de Tom não está na garagem.

Tom'un arabası garajda değil.

Tom roubou o carro da Mary da garagem dela.

Tom, Mary'nin arabasını garajından çaldı.

Tom notou que a porta da garagem estava aberta.

Tom garaj kapısının açık olduğunu fark etti.

- Ele deve estar em casa; estou vendo seu carro na garagem.
- Ela deve estar em casa; estou vendo seu carro na garagem.

O, evde olmalı. Garajında arabasını görüyorum.

Está instalado na garagem de uma casa como a Apple.

Tıpkı Apple gibi bir evin de garajında kuruluyor aynı zamanda

Você está disposto a me ajudar a limpar a garagem?

Garajı temizlemem için bana yardım eder misiniz?

Meu pai converteu uma garagem em uma sala de leitura.

Babam bir garajı bir çalışma odasına dönüştürdü.

O Tom quer vender tudo que tem na sua garagem.

Tom garajındaki her şeyi satmak istiyor.

Esta casa tem uma garagem com lugar para dois carros.

Bu evin iki arabalık garajı var.

Eu acho que é hora de eu limpar a garagem.

Sanırım garajı temizlememin zamanıdır.

Eu quero que Tom me ajude a limpar a garagem.

Tom'un garajı temizlememe yardım etmesini istiyorum.

O Tomás tem intenção de limpar a sua garagem seriamente atafulhada durante anos.

Tom yıllardır kötü bir şekilde darmadağın edilmiş garajını temizlemeye niyetleniyor.

Eu realmente aprecio a sua oferta de me ajudar a limpar a minha garagem.

Garajımı temizlememe yardımcı olmak için yaptığın teklif için gerçekten minnettarım.

O Tom não teve outra escolha senão ajudar a Maria a limpar a garagem.

Tom'un Mary'nin garajı temizlemesine yardım etmekten başka seçeneği yoktu.

Ela lhe pediu que ajudasse seu pai a limpar a garagem, mas ele disse estar muito ocupado para ajudar.

O onun babasının garajı temizlemesi için yardım etmesini istedi ama o yardım edemeyecek kadar meşgul olduğunu söyledi.