Translation of "Escapou" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Escapou" in a sentence and their turkish translations:

Ninguém escapou.

Hiç kimse kaçmadı.

Tom escapou.

Tom kaçtı.

Você escapou.

Sen kaçtın.

Quem escapou?

- Kim kaçtı?
- Kim firar etti?

O macaco escapou.

Maymun uzaklaştı.

Como Tom escapou?

Tom nasıl kaçtı?

O Tom escapou?

Tom kaçtı mı?

Como você escapou?

Nasıl firar ettin?

O prisioneiro escapou!

Mahkûm kaçtı!

O atacante escapou.

Saldırgan kaçtı.

Tom escapou do perigo.

Tom tehlikeden kaçtı.

Ele escapou da prisão.

O, hapishaneden kaçtı.

Tom quase não escapou.

Tom güçlükle kaçtı.

Um dos leões escapou.

Aslanlardan biri kaçtı.

- O Tom escapou para a Austrália.
- Tom escapou para a Austrália.

Tom, Avustralya'ya kaçtı.

O hamster de Tom escapou.

Tom'un hamster'i kaçtı.

Droga! Ele escapou outra vez!

Kahretsin! Beni yine kaçırdı.

Muammar al-Gaddafi escapou ileso.

Muammer Kaddafi yara almadan kurtuldu.

Tom escapou por um triz.

Tom kıl payı kaçtı.

O Terceiro Corpo escapou do cerco.

Üçüncü Birlik kuşatmadan kurtulmuştu.

Ele escapou por pouco do desastre.

Felaketten kıl payı kurtuldu.

Um dos tigres escapou do zoológico.

Kaplanlardan biri hayvanat bahçesinden kaçtı.

O macaco escapou da sua gaiola.

Maymun kafesinden kaçtı.

Tom escapou da prisão por um túnel.

Tom tünelden geçerek hapishaneden kaçtı.

O prisioneiro que escapou ainda está à solta.

Kaçan tutuklu hâlâ kaçak.

O gato escapou de ser atropelado pelo carro.

Kedi araba tarafından çarpılmaktan kaçtı.

O Tom escapou do castelo, disfarçado de mulher.

Tom kaleden kaçtı, bir kadın olarak gizlendi.

Nós ainda estamos tentando descobrir como Tom escapou.

Hâlâ Tom'un nasıl kaçtığını bulmaya çalışıyoruz.

Ney conduziu uma luta brilhante de recuo, e escapou.

Ney dahice geri çekilme ve savaşma stratejisi uyguladı ve kaçtı

- Um tigre fugiu do zoológico.
- Um tigre escapou do zoológico.

Hayvanat bahçesinden bir kaplan kaçtı.

A situação escapou ao meu controle. Nada está saindo como esperado.

Durum benim kontrolümden çıktı. Hiçbir şey beklendiği gibi gitmiyor.

Ele escapou da prisão há trinta anos e tem estado em fuga desde então.

O otuz yıl önce hapishaneden kaçtı ve o zamandan beri sırra kadem bastı.

- Ele quase foi atropelado e morto pelo carro.
- Ele mal escapou de ser atingido e morto pelo carro.

Araba tarafından çarpılmamak ve öldürülmemek için kıl payı kaçtı.

- Por pouco o Tom não foi atropelado por um carro.
- Tom quase foi atropelado por um carro.
- Por pouco, o Tom escapou de ser atropelado por um carro.
- O Tom escapou por pouco de ser atropelado por um carro.

Tom neredeyse bir araba tarafından çarpılıyordu.