Examples of using "Cultural" in a sentence and their turkish translations:
Ayrıca kültürel bir sorun var.
Bunlar kültür mirasıdır
Bana kalırsa bizim yapmadığımız mücadele
Bir diğer kültür karmaşası yaşayan kesim ise
Kültür karmaşası bizim düşmanımız olmuştur
kültür meselesi, maddi konular kadar,
Kültürel dönüşüm olmadan insanlık gelişmez.
Üstelik kültür mirasları parayla da ölçülmez
Fakat toplum hala daha kültür karmaşasından kaynaklı bölünme gösteriyor
Tatoeba, doğum yeri olan Fransa'da kültürel ve sosyal bir olay haline geldi.
Matematik hiçbir ırk veya coğrafi sınır tanımaz; matematik için, kültürel dünya tek ülkedir.
İki ülke arasında kültürel değişim devam ederken, onların karşılıklı anlayışı daha da derinleşti.