Translation of "Chaves" in Turkish

0.016 sec.

Examples of using "Chaves" in a sentence and their turkish translations:

Preciso das chaves.

Anahtarlara ihtiyacım var.

Minhas chaves sumiram.

Anahtarlarım kayboldu.

Encontrei as chaves.

Anahtarları buldum.

- Você viu minhas chaves?
- Você viu as minhas chaves?

Anahtarlarımı gördün mü?

- Preciso das minhas chaves.
- Eu preciso das minhas chaves.

Anahtarlarıma ihtiyacım var.

- Dê as chaves a eles.
- Dê as chaves a elas.

Onlara anahtarları ver.

- Eu estou procurando as minhas chaves.
- Estou procurando minhas chaves.

Anahtarlarımı arıyorum.

- Pegue as chaves do carro dele.
- Pega as chaves do carro dele.
- Peguem as chaves do seu carro.
- Peguem as chaves do carro dele.
- Pegue as chaves do seu carro.
- Pega as chaves do seu carro.

Onun araba anahtarlarını al.

- Não estou encontrando as minhas chaves.
- Eu não estou encontrando as minhas chaves.
- Não estou encontrando minhas chaves.
- Eu não estou encontrando minhas chaves.
- Não consigo encontrar as minhas chaves.

Anahtarlarımı bulamıyorum.

- Vi Tom pegar tuas chaves.
- Vi Tom pegar suas chaves.
- Vi Tom pegar as chaves de vocês.

Tom'un anahtarlarını aldığını gördüm.

Dê-me as chaves.

Anahtarları bana ver.

Aqui estão suas chaves.

İşte anahtarların.

Onde as chaves estão?

Anahtarlar nerede?

As chaves, por favor.

Anahtarlar lütfen.

Fique com as chaves.

Anahtarları saklayın.

Ele recebe as chaves.

O, anahtarları alır.

Você precisa das chaves?

Anahtarlara ihtiyacın var mı?

Você precisa de chaves?

Anahtarlara ihtiyacınız var mı?

- Onde será que coloquei minhas chaves?
- Onde coloquei as minhas chaves?

Anahtarlarımı nereye koydum?

- Ainda não encontrei as minhas chaves.
- Eu ainda não encontrei as minhas chaves.
- Eu ainda não encontrei minhas chaves.

Anahtarlarımı hâlâ bulmadım.

- Ainda não encontrei as minhas chaves.
- Eu ainda não encontrei minhas chaves.

Henüz anahtarlarımı bulmadım.

- Traga as chaves ao seu irmão.
- Traga as chaves ao teu irmão.

Anahtarları erkek kardeşine getir.

- Não consegui achar minhas chaves.
- Eu não pude encontrar as minhas chaves.

Anahtarlarımı bulamadım.

Essas chaves não são minhas.

Bu anahtarlar benim değil.

Tom deixou as chaves comigo.

Tom anahtarları bana bıraktı.

Onde estão as minhas chaves?

Anahtarlarım nerede?

Onde eu coloquei as chaves?

Anahtarları nereye koydum?

Acho que perdi minhas chaves.

Sanırım anahtarlarımı kaybettim.

Agora me dê as chaves.

Şimdi bana anahtarları ver.

Onde você encontrou as chaves?

Anahtarların nerede buldun?

As chaves não estavam comigo.

Anahtarlarım yanımda yoktu.

Você está com as chaves?

Anahtarların var mı?

Tom está com as chaves.

Tom'un anahtarları var.

Suas chaves estão no balcão.

Anahtarların tezgahın üzerinde.

Quem roubou as minhas chaves?

Anahtarlarımı kim çaldı?

Onde você colocou as chaves?

Anahtarları nereye koydun?

- Elas deixou suas chaves no carro.
- Ela deixou as chaves dela no carro.

O, anahtarlarını arabada bıraktı.

- Estou com as chaves do Tom.
- Eu estou com as chaves do Tom.

Tom'un anahtarları bende.

- Você sabe onde Tom colocou as chaves?
- Você sabe onde Tom pôs as chaves?
- Você sabe onde Tom botou as chaves?

Tom'un anahtarları nereye koyduğunu biliyor musun?

- Me dá as chaves do teu carro.
- Dê-me as chaves do seu carro.

Bana araba anahtarlarını ver.

- Tom disse que encontrou as suas chaves.
- Tom disse que achou as chaves dele.

Tom anahtarları bulduğunu söyledi.

Eu perdi as chaves por aqui.

Buralarda bir yerde anahtarımı kaybettim.

Tranquei minhas chaves dentro do carro.

Anahtarlarımı arabada kilitledim.

Onde você colocou as minhas chaves?

Anahtarlarımı nereye koydun?

Nós encontramos as chaves de Tom.

Tom'un anahtarlarını bulduk.

Foi Tom quem encontrou suas chaves.

Anahtarlarını bulan Tom'du.

Tom perdeu as chaves do carro.

Tom arabasının anahtarların kaybetti.

Tom colocou as chaves no bolso.

Tom anahtarlarını cebine koydu.

Ela perdeu as chaves do carro.

O, araba anahtarlarını kaybetti.

Tom deu as chaves a Mary.

Tom Anahtarları Mary'ye verdi.

Tom devolveu as chaves para Mary.

Tom anahtarları Mary'ye iade etti.

As chaves estavam na minha bolsa.

Anahtarlar çantamdaydı.

Me dá as chaves do carro.

Araba anahtarlarını bana ver.

Onde você pegou todas aquelas chaves?

Bütün o anahtarları nereden buldun?

Eu deixei as minhas chaves aqui?

Anahtarlarımı burada mı bıraktım?

Não sei onde deixei as chaves.

Anahtarları nerede bıraktığımı bilmiyorum.

Tínhamos encontrado as chaves de Tom.

Tom'un anahtarlarını bulduk.

Você me deixou aqui as chaves?

Anahtarlarımı burada mı bıraktım?

Tom está com as minhas chaves.

Tom'da benim anahtarlarım var.

Estou com as chaves do Tom.

Tom'un anahtarları bende.

Você deixou as chaves na porta.

Anahtarlarını kapının üzerinde bırakmışsın.

Você está com as suas chaves?

Anahtarların var mı?

Eu perdi as chaves de casa.

Benim evimin anahtarlarını kaybettim.

Parece que eu perdi minhas chaves.

Anahtarlarımı kaybettim gibi geliyor.

- Dê-me as chaves do carro, por favor.
- Dá-me as chaves do carro, por favor.
- Deem-me as chaves do carro, por favor.

Lütfen bana araba anahtarını ver.

- Tom encontrou as chaves que pensou ter perdido.
- Tom achou as chaves que pensou ter perdido.

Tom kaybettiğini sandığı anahtarları buldu.

Apenas para levar as chaves aos baús

Sadece sandıkların anahtarlarını taşımak için

Leve as chaves para o seu irmão.

Anahtarları erkek kardeşine götür.

As chaves estão em cima da mesa.

Anahtarlar masanın üzerinde.

O garoto estava procurando pelas chaves perdidas.

Çocuk kaybettiği anahtarı arıyordu.

Guarde a sete chaves o seu passaporte.

Pasaportunu kilit altında sakla.

Tivemos sorte em encontrar as nossas chaves.

Anahtarlarımızı bulduğumuz için şanslıydık.

Você sabe onde Tom colocou as chaves?

Tom'un anahtarları nereye koyduğunu biliyor musun?

Preciso achar as chaves da minha casa.‎

Evimin anahtarlarını bulmam lazım.

Só me dê as chaves do carro.

Sadece bana araba anahtarlarını ver.

O Tom colocou as chaves na mesa.

Tom anahtarlarını masaya koydu.

- Pode ser que eu tenha esquecido as minhas chaves.
- Pode ser que eu tenha esquecido minhas chaves.

Anahtarlarımı unutmuş olabilirdim.

O que eu fiz com as minhas chaves?

Ben anahtarlarımla ne yaptım?

O Tom não sabe onde estão suas chaves.

Tom anahtarlarının nerede olduğunu bilmiyor.

Tom deixou as chaves dentro do carro trancado.

Tom anahtarlarını arabada kilitledi.

Eu não sei onde estão as minhas chaves.

Anahtarlarımın nerede olduğunu bilmiyorum.

Estive procurando as minhas chaves o dia todo.

Bütün gün anahtarlarımı arıyorum.

Dê-me as chaves do carro, por favor.

Lütfen bana araba anahtarlarını ver.

Tom tem as chaves do carro da Mary.

Mary'nin arabasının anahtarları Tom'da.

Tom olhou em volta procurando por suas chaves.

Tom anahtarları için odaya baktı.

Tom disse que deixou as chaves em casa.

Tom anahtarlarını evde bıraktığını söyledi.

O Tom deu as chaves para a Mary.

Tom, Mary'ye anahtarlarını verdi.

300 mulas para transportar apenas as chaves dos baús

Sandıkların sadece anahtarlarını taşımak için 300 katır

Tom me perguntou se eu havia encontrado as chaves.

Tom bana anahtarları bulup bulmadığımı sordu.

Você sabe onde o Tom coloca as chaves dele?

Tom'un anahtarlarını nereye koyduğunu biliyor musun?

Pergunte a Tom onde ele colocou as chaves dele.

Tom'a anahtarlarını nereye koyduğunu sor.

É possível que eu tenha esquecido as minhas chaves.

Anahtarlarımı unutmuş olmam mümkün.

Não estou conseguindo achar as chaves da minha casa.

Benim evin anahtarlarını bulamıyorum.

Tenho a impressão de ter perdido as minhas chaves.

Anahtarlarımı kaybettim gibi geliyor.