Translation of "Aproximar" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "Aproximar" in a sentence and their turkish translations:

Continuava a aproximar-se.

Gelmeye devam etti.

Vamos nos aproximar um do outro

birbirine doğru yaklaştıralım

Ele não ousou se aproximar dela.

O ona yaklaşmaya cesaret edemedi.

Tom não deixa Maria se aproximar.

Tom Mary'nin kendisine yaklaşmasına izin vermiyor.

O jovem tenta aproximar-se da fêmea.

Gencimiz dişiye yaklaşmaya çalışıyor.

Se queres mesmo aproximar-te de... ... um ambiente destes,

Böyle bir ortama gerçekten yakın olmak istiyorsan

Talvez seja melhor este rato-dos-gafanhotos não se aproximar.

Bu ufak çekirge faresi, akrepten uzak dursa iyi eder.

E nem eles vão se aproximar de nós, nem vamos

ve ne onlar bize yaklaşacaktır ne de biz onlara

... gravado na memória, um tubarão enorme a aproximar-se dele de repente.

Devasa bir köpek balığı aniden yanına yaklaştı.

Com recetores químicos nos pelos, deteta o cheiro da presa a aproximar-se.

Kıllarındaki kimyasal alıcılarla yaklaşan kurbanının kokusunu alır.

Estamos a aproximar-nos do fim da rota de cadeia fria e a aldeia Embarra fica apenas a alguns quilómetros.

Soğuk zincir güzergâhının sonuna yaklaşıyoruz. Embarra Köyü sadece birkaç kilometre uzaklıkta.