Examples of using "Algodão" in a sentence and their turkish translations:
Selanik'de pamuk, tütün
Pamuk su emer.
- Ben bir pamuk bluz tercih ederim.
- Pamuk bir bluzu tercih ederim.
Bu bluz pamuktur.
İki pamuk gömlek aldım.
Tom çok fazla pamuk şekeri yedi.
Yazın pamuklu gömlekler giyerim.
O, bir beyaz pamuklu gömlek giyiyor.
Çünkü pamuk iyi yansa da uzun süreli yanmaz.
Ve bunu buraya saracağız. Yüzde yüz pamuk.
Bir gün bir pamuk şekeri makinesi satın alacağım.
Tamam, bu kötü bir fikirdi. Pamuk çok uzun süre iyi yanmıyor.
Pamuk eldivenler bebeğin kendi yüzünü tırmalamasını önleyecektir.