Examples of using "Wielkie" in a sentence and their turkish translations:
Çok çok teşekkürler.
Aman Tanrım!
Burada büyük bir uçurum var.
Burada büyük bir uçurum var.
Ne büyük bir pasta!
Hey, çok teşekkürler.
Barış çok önemlidir.
Mary'nin kocaman göğüsleri var.
Geldiğiniz için çok teşekkürler.
Bunu gerçekten hissedebiliyordum. O büyük yaratığı.
Tokyo çok büyük bir şehirdir.
Ekibimiz büyük bir başarıya imza attı.
- Büyük bir hayvan hayvanat bahçesinden kaçtı.
- Büyük bir hayvan, hayvanat bahçesinden kaçtı.
İri ve parlak gözlerinin içine baktım
Orada büyük bir sedir ağacı vardı.
O, gerçeği öğrendiğinde, ona büyük sürpriz oldu.
Başı büyük dertte.
- Haiti'de büyük bir deprem vardı.
- Haiti'de büyük bir deprem oldu.
Bu ormanda dev yılanlar vardır.
- Çok teşekkür ederim!
- Çok teşekkürler.
Jackson için büyük bir zaferdi.
Birçok dev çarpışmanın sinestiler oluşturduğunu keşfettik,
Dün aldığım bu masa çok büyük.
Orada büyük bir avcının bulunduğuna dair kesin izler var.
Sonuç olarak da Çin'in WeChat ve Weibo gibi ürünleri,
Doyuracak üç büyük boğaz olduğundan anne, aileye yemek bulmakta güçlük çekecektir.
Ama ona karşı olan hislerim üstün geldi.
Büyük pençeleri varsa, silahları odur.
Bütün bir popülasyonun tek bir yerde olması çok büyük bir risk.
Genelde bu büyük maymunlar yapraklardan oluşan yuvalarında uyur.
Geçen sonbahar Meksika'da büyük bir deprem oldu.