Examples of using "Męża" in a sentence and their turkish translations:
O, kocasıyla alay etti.
Kocanı seviyor musun?
- Kocamı karşılamanı istiyorum.
- Kocamla tanışmanı istiyorum.
O, kocasını sevmiyordu.
Hapishanede kocasını ziyaret etti.
- Kocasından nefret etti.
- Kocasından nefret ediyordu.
O, kocasından hoşlanmadı.
Kocamı sevmiyorum.
Kocasının ölümünden beri yalnız yaşıyor.
Kocası hakkında sürekli şikâyet ediyor.
Evliyim ve iki çocuğum var.
Mary kocasını sevmiyor.
O, İçki içen kocasını evden attı.
Evliyim ve iki çocuğum var.
Bir kocası ve iki kızı vardır.
Ben kocamı gece yarısı sonrasına kadar bekledim.
- Kocasının ölümünü hazmedemedi.
- Kocasının ölümünün üstesinden gelemedi.
- Kocasının ölümünü atlatamadı.
Kocasının sağlığı için çok endişeliydi.
Biri bana kocanı terk ettiğini söyledi.
Biri bana Mary'nin kocasından ayrıldığını söyledi.