Translation of "Lekarstwa" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Lekarstwa" in a sentence and their turkish translations:

Na śmierć nie ma lekarstwa.

- Ölüme çare yok.
- Ölümün ilacı yok.

Nie ma lekarstwa na osobowość.

Kişiliğin tedavisi yoktur.

Jest tu wąż i wszystkie lekarstwa... splądrowane.

Burada bir yılan var ve tüm ilaçlar... Mahvolmuş.

Nie ma lekarstwa na chorobę z miłości.

- Aşk acısının ilacı yoktur.
- Kara sevdanın çaresi yoktur.

Swędzą mnie ugryzienia po komarach. Nie masz jakiegoś lekarstwa?

Sivrisinek sokmalarından kaşınıyorum. Herhangi bir merhemin var mı?

Co się stanie jeśli Tom nie weźmie swojego lekarstwa?

Tom ilacını almazsa ne olur?

Tą drogą idzie się powoli, co stanowi problem dla lekarstwa w tym upale.

Ama burası oldukça yavaş bir güzergâh ve de havanın sıcak olması ilaçlar için bir sorun.