Examples of using "Chorobę" in a sentence and their turkish translations:
Ne tür bir rahatsızlığım var?
Beni deniz tutar.
bir hastalık gibi ele almalıyız.
Ateş hastalık gösterir.
Tedavi edilemez bir hastalığı var.
Onun kalp hastalığı var.
O, ciddi bir hastalıktan çekiyor.
Onlar bu hastalık için bir tedavi buldular.
Hiç ciddi bir hastalığa yakalandın mı?
COVID-19 ya da "2019 koronavirüs hastalığı" adını verdiler.
- Aşk acısının ilacı yoktur.
- Kara sevdanın çaresi yoktur.
Onun hastalığını tedavi edebilecek herhangi bir doktor yoktu.
Eğer o, o zaman sigara içmeyi bıraksaydı, böyle bir hastalıktan muzdarip olmayabilirdi.