Examples of using "Wąż" in a sentence and their turkish translations:
Yılan tıslar.
Bak, bir yılan!
Yılan derisini değiştirdi.
Tom bir yılan tarafından ısırıldı.
Yılan Havva'yı ayartmıştı.
Büyük bir yılan, baksanıza.
Tom zehirli bir yılan tarafından ısırıldı.
Bahçe hortumuna ihtiyacım var.
Kabuğu delip aynı bir yılan gibi içeri zehir bırakıyor
Bu yılan zehirli değil.
Yılan köpeği bütünüyle yuttu.
Burada bir yılan var ve tüm ilaçlar... Mahvolmuş.
Tom, bir şey yap. Çadırın içinde bir yılan var!
30 santimlik cetvel boyundaki bir engerek nasıl oluyor da böyle kaos yaratıyor?
Rom Whitaker bir herpetolojist, ama çok daha ilginç bir unvanı daha var. Hindistan'ın Yılan Adamı.
Küçük bir yılan olduğu için insanlar "Bir şey olmaz ya" deyip hemen hastaneye gitmiyorlar.