Translation of "Kupiła" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Kupiła" in a sentence and their turkish translations:

Kupiła kurczaka.

O tavuk aldı.

Kupiła gazetę.

O bir gazete satın aldı.

- Kupiła dziecku zabawkę.
- Kupiła zabawkę dla dziecka.

- Çocuğa bir oyuncak aldı.
- O, çocuk için bir oyuncak aldı.

Kupiła siostrze słownik.

Kız kardeşi için bir sözlük aldı.

Gdzie kupiła tę książkę?

O, kitapları nerede satın aldı?

Kupiła dwa funty masła.

O, iki paundluk tereyağ aldı.

Kupiła odkurzacz w supermarkecie.

Süpermarkette bir elektrikli süpürge aldı.

Kupiła dwa tuziny jajek.

O, iki düzine yumurta satın aldı.

Publika tego nie kupiła.

Halk bunu satın almadı.

Mary kupiła nową sukienkę.

Mary yeni bir elbise satın aldı.

Waleczność kupiła jej trochę czasu.

Cesareti ile zaman kazandı.

Ile samochodów kupiła ta firma?

O şirket kaç tane araba satın aldı.

Kupiła długopis w tym sklepie.

O, bu kalemi şu mağazadan aldı.

Janet kupiła spódnicę i bluzkę.

Janet bir etek ve bir bluz satın aldı.

Nasza mama kupiła nam szczeniaka.

Bizim annemiz bize bir köpek yavrusu satın aldı.

Kupiła książkę w tym sklepie.

Dükkânda bir kitap satın aldı.

Mama kupiła mi kolorowe kredki.

Annem bana birkaç pastel boya aldı.

Będąc w Japoni, kupiła tę kamerę.

O, Japonya'dayken kamera aldı.

Sprzedała swojego Volkswagena i kupiła Mercedesa.

Volkswagen'ini satıp bir Mercedes satın aldı.

Mary kupiła nową spódnicę i bluzkę.

Mary bir etek ve bir bluz satın aldı.

Mama kupiła żółty parasol mojemu młodszemu bratu.

Annem küçük erkek kardeşime sarı bir şemsiye aldı.

- Ona kupiła synowi aparat.
- On kupił synowi aparat.

O, oğluna bir kamera aldı.

Kupiła szczotkę do włosów i szczoteczkę do zębów.

O bir saç fırçası ve bir diş fırçası aldı.

Tom poprosił Mary, by kupiła prezent dla Johna.

Tom Mary'nin John için bir hediye almasını istedi.

Matka kupiła mi ładną sukienkę w ostatnią niedzielę.

Annem geçen pazar günü bana güzel bir elbise aldı.

Tom nie wiedział, że Mary kupiła już chleb.

Tom Mary'nin zaten ekmek aldığını bilmiyordu.

Kupię wszystko co Tom chce abym mu kupiła.

Tom'un onun için almamı istediği her şeyi alacağım.

Sally kupiła nową sukienkę ale jeszcze jej nie nosiła.

Sally yeni bir elbise satın aldı fakat henüz giymedi.

Mary kupiła w Hong Kongu podrobioną torebkę Louis Vuitton.

Mary, Hong Kong'da sahte bir Louis Vuitton el çantası satın aldı.

Ona kupiła trochę papieru, który mogłaby wykorzystać do pisania listów.

O, mektup yazmakta kullanabilmek için biraz kağıt satın aldı.

Chińska firma kupiła jeden z najbardziej znanych hoteli w Nowym Jorku.

Bir Çin şirketi New York'taki en ünlü otellerden birini satın aldı.