Translation of "Gatunek" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Gatunek" in a sentence and their turkish translations:

Możemy stracić cały gatunek.

bu türü kaybedebiliriz.

Jaki gatunek wina pan poleca?

Ne tür şarap tavsiye edersiniz?

Pstrąg to gatunek ryby słodkowodnej.

Alabalık, bir tatlısu balık türüdür.

Co to za gatunek drzewa?

Bu, hangi tür ağaçtan?

Ten kwiat to jakiś gatunek róży.

Bu çiçek bir tür güldür.

Udało mu się złapać rzadki gatunek motyla.

Tesadüfen nadir bir kelebeği gördü.

W Japonii inny gatunek jest na skraju przetrwania.

Japonya'da ucu ucuna hayatta kalabilen başka bir tür var.

Ale wysokoczułe kamery pokazują gatunek o innym podejściu.

Ama düşük ışıkta çalışan kameralar farklı bir yaklaşımı olan bir türü ortaya çıkarıyor.

Z każdym zabitym osobnikiem, gatunek jest coraz bliżej wyginięcia.

Yani soyları tükenmeye doğru giderken ölen her orangutanın başına gelenler

Zabiły one więcej ludzi niż jakikolwiek inny gatunek węży.

En çok insan ölümünden sorumlu yılan türü olduğunu söylüyor.

Jakakolwiek katastrofa naturalna czy epidemia może zniszczyć cały gatunek.

Bir doğal afet veya salgın hastalık bütün popülasyonu büyük bir hızla ortadan kaldırabilir.

To jedyny gatunek żaby żyjący tak daleko na północy.

...dünyanın en kuzeyinde yaşayan kurbağa olmuştur.

By zrozumieć każdy najmniejszy ślad, każde zachowanie, każdy gatunek i to, co robią, jak na siebie oddziałują.

her ufak davranışı, her türün ne yaptığını ve nasıl etkileşim kurduklarını anlayabilmek için yapılması gereken çok şey var.