Translation of "Dostaje" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Dostaje" in a sentence and their turkish translations:

Dostaje niezłą pensję.

- O iyi bir aylık kazanıyor.
- Güzel bir maaş alıyor.

Dostaje wysoką płacę.

O yüksek bir maaş alır.

Tom nie zasługuje na wypłatę, którą od nas dostaje.

Tom ona ödediğimiz maaşı hak etmiyor.

Pod korony drzew dostaje się tylko dwa procent światła pełni.

Ağaç örtüsünün altındaki ormanın zeminine ay ışığının sadece yüzde ikisi ulaşıyor.