Examples of using "해결하기" in a sentence and their turkish translations:
Problemi çözmek için sezginizi katarsınız.
Nefreti anlayıp çözmede
Bu sorunları da çözebilmek için
Mekânsal adaleti sağlayabilmek ve problemi ele alabilmek için
Bazen sorunlarımızla uğraşmak yerine
Elbette pek çok çözüm denendi --
piyasalar, kaçınılmaz olarak çözdüğünden fazla sorun yaratıyor.