Examples of using "위대한" in a sentence and their turkish translations:
Hepimizin hayran olduğu muhteşem kadın Helen Keller'dan
Tarihteki en iyi toplumsal hareketlerin çoğu
ve kendi döneminin tartışmasız en iyi kemancısı oldu.
Siz de bu dev hediyeye sahipsini: Hayat,
eğitimciler diğer harika eğitimcilerle çalışmak
çünkü büyük sır, sezgimizin bize verdiğinden çok daha büyük
Sonunda en büyük varlığımıza yatırım yapabiliriz.