Examples of using "약품을" in a sentence and their turkish translations:
Tamam, şu ilaçları alalım.
Tamam, aşağı inip şu şeylere... Şu ilaçlara bir bakalım.
Şimdi son hamlemizi yapıp onları köye götürmeliyiz. Hadi.
Sizce ilaçları teslim etmemizin daha hızlı bir yolu olduğunu mu düşünüyorsunuz?
Ama ilaçlara zarar veren o değil. Bu muhtemelen bir maymunun işi.
Bunu kimyasallarla doldurup tüm kayaları bunun içine atarlardı
Bu da ilaçlar için iyi olmaz. Onları serin tutmak için başka bir plana ihtiyacımız var.
Ama bunu yapmadan önce bu ilaçları halletmeliyiz. Onları serin tutacak bir şey yapmalıyız.