Translation of "방법을" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "방법을" in a sentence and their turkish translations:

이별하는 방법을 배웠어요.

hisleri kafamdan çıkarmaya çalışıp

가장 중요한 방법을 말씀드릴게요.

daha da önemlisi nasılına değineceğim.

내려갈 방법을 정해야 해요

Buradan inmenin bir yolunu bulmalıyım.

데이나한테 내려갈 방법을 찾아야 해요

Tamam, onun yanına inmenin bir yolunu bulmalıyız.

똑같은 방법을 쓸 수 있습니다.

siz de aynı şeyi yapabilirsiniz.

우리는 인슐린을 만드는 방법을 알아냈고

İnsülin üretmeyi öğrendik.

공교육 안에서 사회문제를 해결할 방법을 찾아봅시다.

ve hatta bazı sosyal sorunlarımızın çözümünde onu kullanmıyoruz?

피난처를 만들 다른 방법을 찾아야 합니다

Sığınak yapmanın başka bir yolunu bulmamız gerek.

타란툴라를 잡으려면 어떤 방법을 써야 할까요?

Peki onu yakalamak için hangi yaklaşımı kullanmalıyız?

링거 대를 스케이트보드처럼 타는 방법을 배웠습니다.

ve yuvarlanan serum askımı bir kaykay gibi kullanmayı öğrendim.

비디오 게임의 재밌고 상호작용하는 방법을 보며

bu eğlenceli, etkileşimli video oyunlarıyla dolu havuza bakmalısınız

그런 다음 아래로 내려갈 방법을 찾아보죠

aşağı ulaşmanın yolunu arayacağım.

항해하는데 간단하고, 믿을 만한 방법을 제공합니다.

Ancak, yine de okyanuslarda gezinmek için basit ve güvenilir bir yol sağlar.

단어 만드는 방법을 배우는 것에 대한 위협과

Harflerin kelimeleri nasıl oluşturduğunu anlamanın tehlikesi,

직접 마주하게 된다면 어떤 방법을 쓸 건가요?

peki onlardan biriyle göz göze gelecek olursanız ne olacak?

하지만 글을 읽고 쓰는 방법을 스스로 터득했고

Yine de bu kadın kendi kendine okumayı ve yazmayı öğrenmiş

오늘 여러분께 세 가지 방법을 보여드리고자 합니다.

Bugün, sizinle sadece üç strateji paylaşacağım.

실제론 죽음을 피하기 위해 이 방법을 택했지만요

Ama gerçek şu ki bunu yapmanızın sebebi, ölü bir adam olmaktan kaçınmak.

조난 신호를 보낼 다른 방법을 찾아야 하죠

Yardım çağırmak için başka yollar bulacağız

꿰는 자들은 더 나은 삶의 방법을 찾아내었습니다.

Bu örücüler daha iyi yaşamanın bir yolunu bulmuşlar.

이런 아이디어를 채택하고 규모를 키워갈 방법을 찾아야합니다.

Biz bu fikirleri alıp çoğaltacak yollar bulmak istiyoruz.

우리는 서로 대화하는 방법을 바꿀 필요가 있습니다.

birbirimizle konuşma ve bağ kurma şeklimizi de

‎천적의 눈을 속일 ‎놀라운 방법을 찾아야 했죠

yırtıcıları kandırmak için inanılmaz yöntemler bulması gerekti.

타란툴라를 끌어낼 방법을 마련해야 합니다 자, 어떻게 생각하세요?

Onu buradan çıkartmanın bir yolunu bulmalıyım. Tamam, ne düşünüyorsunuz?

우리는 완벽함과 불완전함의 중간지대에서 살 방법을 찾아야 합니다.

Ortadaki kısımda yaşamanın,

사회적으로 거부감없이 표현할 수 있는 방법을 모색해야 합니다.

sosyal olarak hoşa giden yollar bulmamız gerekiyor.

‎지구상의 모든 생물은 ‎밤을 이겨낼 방법을 찾아야 합니다

Dünya'daki her yaratığın geceden sağ çıkmanın bir yolunu bulması gerekir. GÜN BATIMINDAN ŞAFAĞA

에르도안은 자신의 지지자들에게 접근 할 수있는 방법을 찾았습니다

Erdoğan, halkına ulaşmak için bir yol bulmuştu ...

삶이 끝나는 날 이 세상에서 외롭지 않을 방법을 찾고

günün sonunda bu dünyada yalnız hissetmemenin bir yolunu bulmak

이 사진은 예행연습 때 제가 선호했던 방법을 보여주고 있습니다.

Bu da hareketleri tekrarlarken tercih ettiğim yöntem.

궁극적으로 그들이 꿈꾸는 삶을 만들어갈 수 있는 방법을 가르칩니다.

adlı şirkete dönüştürdü.

여러분은 이 방법을 알 수도 있고, 어쩌면 모를 수도 있겠죠.

bunun nasıl yapıldığını bilebilir ya da bilmeyebilirsiniz

잊지 마세요 식량이 절실히 필요할 때만 이 방법을 써야 합니다

Unutmayın, bunu sadece çaresiz kaldığınızda deneyin.

자, 이 시체를 이용해서 더 나은 식량을 구할 방법을 생각해봐야겠습니다

Pekâlâ, kendimize daha iyi bir yemek bulmak için bu leşi kullanmanın yolunu bulmalıyız.

타란툴라를 잡으려면 어떤 방법을 써야 할까요? 곤충들이 빛을 보고 날아들도록

Onun yakalamak için hangi yaklaşımı kullanmalıyız? Yapılacak en iyi şeyin, ışıkla birlikte bunu bırakıp

자기가 몰두하고 있는 것에 대해 답할 방법을 항상 찾는 친구요.

her zaman başarabilen bir arkadaşı vardır.

하지만 그 전에 이 약품을 해결해야 해요 서늘하게 보관할 방법을 찾아야죠

Ama bunu yapmadan önce bu ilaçları halletmeliyiz. Onları serin tutacak bir şey yapmalıyız.

이 절벽을 최대한 빨리 내려가 데이나를 구하려면 어떤 방법을 써야 할까요?

Dana'yı kurtarmak için bu tepeden aşağı inmenin en hızlı yolu ne?

‎그 때문에 동물들은 ‎어쩔 수 없이 밤을 무사히 보낼 ‎새로운 방법을 찾아야 합니다

Hayvanları, geceyle başa çıkmak için yeni yöntemler bulmaya itiyor. UYUMAYAN ŞEHİRLER