Examples of using "Votare" in a sentence and their turkish translations:
Sen oy vermelisin.
Biz oy vermek istiyoruz.
Tom'a oy vermeyi gerçekten istiyor musun?
Oy vermeyi unutma.
Oy vermek göreviniz.
Kime oy vermeliyim?
Oy vermek için hazırım.
Oy vermek üzereydik.
Oylamada çekimserim.
Tom'a oy verebilirim.
Kesinlikle oy vereceğim.
Kime oy vermeliyiz?
Oy vermek vatandaşlık görevin.
- Tom'a oy verecektim.
- Tom'a oy vermeye gidiyordum.
Tom oylamada çekimser kaldı.
Ona oy verebilirim.
Ona oy verebilirim.
Oy vermek çok önemli.
Oy vermek için hazırım.
Yirmi yaşında olsam oy verebilirim.
Ona oy verecektim.
Ona oy verecektim.
Delegeler tekrar tekrar oy kullandı.
Ben oy vermeye gitmeyeceğim!
nerdeyse çekimser kalacaktım,
Önümüzdeki seçimlerde oy kullanmayı planlamıyorum.
Tom nasıl oy vereceği hakkında emin olmadığını söyledi.
Tom oy vermenin bir zaman kaybı olduğunu düşündüğünü söylüyor.
Herhangi bir durumda, senin 18 Şubat referandumda "evet" oyu vermen gerekiyor.
Tom kime oy vermesi gerektiğine karar veremedi.
Bay Ross'un bize öğrettiği diğer şey, oy vermenin aşırı derecede önemli olması.
Sadece ona oy verme.
Sadece ona oy verme.
Lütfen Tom'a oy verme.
Lütfen ona oy verme.