Translation of "Veicolo" in Turkish

veicolo spaziale avesse fallito.

kurtarma ümidi olmadan evlerinden 240.000 mil yol alırdı .

Questo veicolo è pericoloso.

Bu araç tehlikeli.

Il mio veicolo è tedesco.

Benim aracım Alman.

- I cani sono morti dentro il veicolo incandescente.
- I cani morirono dentro il veicolo incandescente.

Köpekler sıcak aracın içinde öldüler.

"L'autista di questo veicolo non sa niente...

Londra hakkında hiçbir şey bilmiyor ama yolu tarif ederseniz mutlu olur.''

È difficile dire quale veicolo sia più bello.

Hangi aracın daha güzel olduğunu söylemek zordur.

Tom sa guidare quasi ogni tipo di veicolo.

Tom hemen hemen her türlü aracı sürebilir.

Ha cambiato il numero di targa del suo veicolo.

O, aracının plakasını değiştirdi.

- Il veicolo favorito di Tom è un camion Ford del 1960.
- Il veicolo preferito di Tom è un camion Ford del 1960.

Tom'un favori aracı bir 1960 Ford kamyondur.

Era inviare un singolo veicolo spaziale dalla Terra alla Luna e viceversa.

, Dünya'dan Ay'a tek bir uzay aracı gönderip tekrar geri göndermekti.

Ma c'era ancora il problema di far atterrare un veicolo spaziale così massiccio sulla

. NASA mühendisi John Houbolt başka bir seçenek önerdi - bu seçenek , NASA'nın en kıdemli mühendisleri tarafından

Tutte le comunicazioni vocali al veicolo spaziale passavano attraverso il comunicatore a capsula o

her saati çalıştı . Uzay aracına yapılan tüm sesli iletişimler

Von Braun voleva risolvere questo problema lanciando il veicolo spaziale in pezzi a bordo di

daha küçük roketlere fırlatıp Dünya'nın çevresinde yörüngeye yerleştirerek bu sorunu çözmek istedi

Ma un veicolo spaziale abbastanza grande da trasportare tutti i rifornimenti, le attrezzature e il carburante necessari

Ancak yolculuk için gerekli tüm malzemeleri, ekipmanı ve yakıtı taşıyacak kadar büyük bir uzay aracının

L'enorme risparmio di peso significava che questo veicolo spaziale poteva essere lanciato su un razzo più piccolo.

Ağırlıktaki büyük tasarruf, bu uzay aracının daha küçük bir roket üzerinde fırlatılabileceği anlamına geliyordu.

I due uomini hanno trascorso 14 giorni in orbita attorno alla Terra in un minuscolo veicolo spaziale.

iki adam rekor kıran ve meşakkatli bir şekilde 14 gün boyunca küçük bir uzay aracında Dünya'nın etrafında döndüler.

Prima che la NASA potesse iniziare a progettare un veicolo spaziale per la sua missione lunare, ha affrontato alcune

NASA, ay görevi için bir uzay aracı tasarlamaya başlamadan önce,