Translation of "Terre" in Turkish

Lui possiede queste terre.

O, bu toprağın sahibidir.

Il Duca possiede molte terre.

Dük bir sürü arazi tutuyor.

- I pellegrini portarono doni da terre lontane.
- I pellegrini hanno portato doni da terre lontane.

Hacılar uzak ülkelerden hediyeler getirdiler.

I ghiottoni prosperano nelle terre ghiacciate attorno ai poli,

Volverinler, Dünya'nın üst kısımlarını çevreleyen donuk topraklarda boy gösterir.

I coloni furono costretti a lasciare le loro terre.

Yerleşimciler ülkelerinden kovuldular.