Translation of "Rappresenta" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Rappresenta" in a sentence and their turkish translations:

Rappresenta un divario fondamentale

Sahip olduğumuz ve

Joey rappresenta la famiglia.

Joey aileyi temsil ediyor.

Hanno imparato che rappresenta un'opportunità.

Bunun bir fırsat olduğunu da öğrenmişler.

La colomba rappresenta la pace.

- Güvercin barış anlamına gelir.
- Güvercin barışı simgeler.

Questo personaggio rappresenta la Scozia.

Bu karakter İskoçya'yı simgeliyor.

Che, per inciso, rappresenta tre idee:

ki TED'in açılımında bile üç fikir var:

Rappresenta un problema fondamentale per la nostra umanità.

İnsaniyetimizin özüne esaslı bir meydan okumayı temsil eder.

rappresenta una potenziale soluzione, non solo una terapia.

gerçek bir iyileştirme anlamına geleceği bir gelecek tasavvur edebiliyorum.

Questo rappresenta un problema concreto per la salute pubblica

bu hala büyük bir genel sağlık sorununu oluşturuyor,

La pletora delle proteste in marcia non mi rappresenta.

yürüyüş platformunda yer alan konular beni temsil etmiyordu

Il testo rappresenta i pensieri e le emozioni dell'autore.

Metin, yazarın düşüncelerini ve duygularını ifade eder.

Rappresenta la posizione più alta possibile dell'autorità militare - autorità simboleggiata

Mümkün olan en yüksek askeri otoriteyi temsil eder - bir mareşalin sopasıyla

Oggi ho portato questa scatola che rappresenta per me un simbolo.

Bugün, bu kutuyu yanımda getirdim çünkü bu bir sembol.

Poiché il monte Everest rappresenta la Dea Madre di tutte le montagne,

Everest Dağı, Dağların Ana Tanrıçası olduğundan

Se vuoi vedere una mappa che in maniera più accurata rappresenta la dimensione, puoi usare la proiezione di Gall-Peters,

Daha doğru bir şekilde boyut görüntüleyen bir harita görmek isterseniz