Examples of using "Perdonare" in a sentence and their turkish translations:
Affedecek bir şey yok.
Beni affedemeyeceğini biliyorum.
Tom'u affetmeye karar verdim.
Tom Mary'yi affetmeyi reddetti.
Mary'yi affetmem mümkün değil.
Sanırım Tom'u affetmeliyiz.
Sanırım Tom'u affedebiliriz.
Hata yapmak insanidir, affetmek tanrısal.
Tom Mary'yi affetmeye hazır.
Mary'ye kendini affettirmek için Tom ne söyleyeceğini biliyor.
Onları affedemiyorum.
Onu affedemiyorum.