Examples of using "Giovani" in a sentence and their turkish translations:
Onlar genç öldü.
Biz o zaman gençtik.
Onlar genç.
Gençtiler.
Biz genciz.
Biz gençtik.
Onlar hâlâ genç.
Onlar çok gençti.
Onlar genç evlendiler.
Gençlerden biri çığlık attı.
Gençlik sessizdi.
Her ikiniz de çok genç görünüyorsunuz?
Biz o zaman çok gençtik.
Yaşlı adam gençleri kıskanıyor.
O zaman daha gençtik.
Ah, şu gençler!
Genç değiliz.
Onlar genç ve sağlıklıdırlar.
Onlar genç ama onların deneyimi var.
destekleyerek harcayacaktım
- Siz genç erkeksiniz.
- Siz genç erkeklersiniz.
Bir zamanlar hepimiz gençtik.
Sigara içenler genç ölür.
- Onlar genç iken evlendiler.
- Onlar gençken evlendiler.
Onlarca genç insan gösteriye katıldı.
Genç insanların çok sık yeni fikirleri vardır.
Onlar Tom'dan çok daha genç.
Tom ve Mary genç evlendiler.
Shelley'in arkadaşları çok genç öldüler.
Ayrıca gençler bana
Yarısından çoğu gençlerden oluşuyor.
Genç insanların erdemleri yoktur.
O zaman genç ve kuvvetliydik.
Onlar gençken evlendiler.
Gençler kolayca adapte olur.
Genç insanlar okumamalıdır.
Birçok genç kız, o şarkıcıyı beğenir.
Genç değilsiniz.
Konu onların çok genç olmalarıdır.
Sen genç misin?
Sen gençtin.
Ve aşırılığa kayan genç insanlardan da
gençler olarak bunu nasıl çözeceğimizi,
Gençler bize çıraklık, iş başında eğitim
Genç insanlar popüler müzikten hoşlanır.
- Gençler yaşlılara saygı göstermeliler.
- Gençlerin yaşlılara saygı duyması gerekir.
Dükkân genç insanlarla doluydu.
İspanya'da birçok genç insan işsiz.
- Parkta birçok genç çift vardı.
- Parkta birçok genç çift bulunuyordu.
Bir zamanlar tek gençtin.
Genç insanlar yasaya uymalıdır.
Genç insanlar sık sık hatalar yaparlar.
Hâlâ gençsin.
Günümüzde gençler aptal.
O şarkı gençler arasında çok popüler.
Tüm öğretmenler gençtiler ve öğretmeyi sevdiler.
Genç üyelerin daha aktif olmasını istiyorum.
Yaşça kendinden küçük olanlara tepeden bakar.
çeşitli kuruluşlarda gönüllü görev almaya başladım.
Radikalleşmiş gençlikle ve ilgisiz yaşlılarla
Birçok genç, bu cihazların su buharı ürettiğini
Daha çok toplulukta, dünyanın daha çok yerinde
Dünyanın herhangi bir yerinde gençlerin kendi dilerinde
Müzikal yetenek genellikle erken yaşlarda verimli olur.
Rock gençlerin müziğidir.
Bu yaz bir sürü genç insan Hawaii'ye gitti.
Ülkede birçok genç insan işsiz.
Onlar genç iken evlendiler.
Fransa'da pek çok genç insanın motosikleti var.
- O, gençler tarafından kullanılan kelimeleri anlamıyor.
- Gençlerin kullandığı argoyu anlamıyor.
Tom ve Mary çok genç evlendiler.
Müslüman gençlerin neden aşırılık ve şiddete yöneldiğini
Ayrıca bu gruplar gençlere çok arzuladıkları şeyleri vaadediyor:
Bu hareketin ismini bizzat gençler koydu.
...pek bu gençlerin dişine göre değil.
Birçok genç Japon bu günlerde yurt dışına seyahat ediyor.
- Onun romanları genç insanlar arasında popülerdir.
- Romanları gençler arasında popülerdir.
Bu ülkede birçok genç insan işsiz.
Gençken çok sayıda kitap okumalısın.
Gençlerden oluşan bir grup yaşlı adama saldırdı.
Birçok genç insan eğitim almak için Moskova'ya geldi.
Çoğu genç bir cep telefonuna sahip.
Çalışanlarımızın çoğu genç.
Bugünün gençliği için İngilizce öğrenmek önemlidir.
Bu köprü genç insanlar arasında ünlü oldu.
Benden küçük üç kız kardeşim var.
Çok genç görünüyorsun.
- Çok gençtin.
- Çok gençtiniz.
- Çok küçüktün.
- Çok küçüktünüz.
Çok gençsin.
- Genç değilsin.
- Genç değilsiniz.
Aramızda kaybolan, aramızda görünmez olan,
Gençlerimize bunları yapıyorlar.
Onlar bizden vazgeçmiş olsa bile biz birbirimizden ve çocuklarımızdan