Examples of using "Futuro" in a sentence and their turkish translations:
Parlak bir geleceğin var.
Geleceğin hakkında düşün.
Benim bir geleceğim yok.
Ben gelecekten geliyorum.
Bu, gelecektir.
Gelecekte ne yapmak istiyorsun?
Gelecekle ilgili ne düşünüyorsunuz?
Gelecekte ne yapmak istiyorsun?
Senin geleceğin hakkında ciddi bir konuşma yapalım.
Gelecek için hazırlanmalısın.
İlerde ne olmak istiyorsun?
Geleceğimiz hakkında konuşurduk.
Gelecek hakkında konuşmak istiyorum.
Geleceği tahmin edebilirim.
Ben gelecek hakkında endişeliyim.
Gelecek hakkında konuşalım.
Gelecek daha öncesinden daha iyiydi.
Gelecekte ne olmak istiyorsun?
Bu işin geleceği yok.
Tom'un burada geleceği yok.
Gelecek için çok umutluyum.
Senin için parlak bir gelecek görüyorum.
Sen gelecekten korkmaman gerekir.
Biz geleceğin hakkında endişe duyuyoruz.
Her zaman geleceğe bakıyor.
Daha iyi bir gelecek hayal ediyoruz.
Hiç kimse geleceği önceden bilemez.
Daha iyi bir gelecek için dua ediyorum.
Geleceğimize yatırım yapmalıyız.
Gelecekte bir dişçi olmak istiyorum.
Gelecek hakkında hiçbir şey bilmiyorum.
Geleceğim hakkında endişeliyim.
Bunu gelecekte kullanmak için saklayacağız.
Geleceği düşünmeye başladığında
Yol boyunca şarkı söylüyorum.
Hiç kimse geleceği bilmiyor.
Gelecekten korkuyor musun?
Bunun bir geleceği olabilir mi?
Bunun bir geleceği olabilir.
Gelecek daha iyiydi.
Gelecek hakkında düşündüm.
Bu bizim geleceğimiz.
Geleceği sık sık düşünüyor musunuz
Lütfen, gelecekte biraz daha dikkatli ol.
Onun işinde gelecek yok.
- Gelecekte ne olacağını hiç kimse bilmiyor.
- Gelecekte ne olacağını kimse bilmiyor.
- Gelecekte ne olacağını kimse bilmez.
Geleceğin olasılıklarla dolu.
O, beyzbolda büyük bir geleceğe sahip.
Gelecekte bir bilim adamı olmak istiyor.
O, geleceği hakkında belirsizdir.
Tom asla geleceği düşünmedi.
Geleceği hakkında endişeleniyor.
Gelecekte bir doktor olmak istiyor.
Gelecek için plan yapacağız.
Tom, gelecekte ne olmak istiyorsun?
Gelecekte bir dişçi olmayı ümit ediyorum.
Geleceğim hakkında çok endişeliyim.
Siz geleceği tahmin etmiyorsunuz;
Gelecek buna değer.
bir gelecek inşa etmeye hazır olduğunuzu
Bu, bir gelecek vizyonu olabilir mi?
Şimdi geleceğe bir bakalım.
geleceğin araçları sayesinde,
Geleceğin hakkında düşünmelisin.
Geleceğin birçok adı vardır.
Gelecekte daha çok çalışacağım.
Gelecek Allah'a ait.
O daha sonra tamamen ödeyecek.
Bu problemler yakın gelecekte çözülmüş olacak.
Eğitim geleceğe yatırımdır.
Tom'un geleceği hakkında endişeliyim.
Tom geleceği görebildiğini söylüyor.
Gelecekte geç kalmamak için çalışacağim.
Tom geleceği tahmin edebileceğini söylüyor.
Bunlar, gelecek için yatırım.
sürücü koltuğundayız.
Ama biz geleceğin şehrine dönelim.
ve geleceğimiz hakkında hayal kurmayı öğrettiği için.
kalbimi geleceğe adadım
Geleceğin şehirlerini tasarlarken...
Gelecekte ne olacağını kimse bilmiyor.
Burada geleceğin yok.
Bu genç adam parlak bir geleceğe sahip.
Geleceğimden endişe ediyorum.
Benim endişem gelecektir.
Bu teknolojinin iyi bir geleceği var.
Gelecek beş dakika önceydi.
- Geleceği umurumda değil.
- Geleceğimi umursamıyorum.
Ebeveynler gelecek hakkında umutluydu.
Gelecekte ne olacağını kimse bilemez.
Bence parlak bir geleceğimiz var.
İnsanın geleceği, kadındır.
Gelecek senin ellerinde.
Elektriksiz bir gelecek düşünemiyorum.
Şu anda gelecekteki çalışmamızı planlıyoruz.
Bazen geleceği anlamak için okuruz.
Bizim geleceğimiz onların elinde.