Examples of using "Coi" in a sentence and their turkish translations:
- Kendi gözümle görmek istiyorum.
- Kendim görmek istiyorum.
Komşularımla sıradan muhabbet mi edeceğim?
Ergenler genellikle ebeveynleriyle tartışır.
Mary'nin bilgisayarda çok deneyimi var.
Sevdiğimiz şeyleri yapmaktan çok çalışmaya zaman harcarız.
Zamana ayak uydurmak için yeni bir bilgisayar aldım.
Ev ödevinde sana yardım etmek istiyorum.
Irksal ön yargıya kayda değer cevaplar aramak için Minneapolis da dahil
Bıyıklı şu adam kim?
Hikaye gerçeklerle bağdaşmıyor.
Tom oyuncaklarıyla oynuyor.
Çocuklar çizgi romanlardan hoşlanırlar.
- Bıçaklarla oynamamalısın.
- Bıçaklarla oynamamalısınız.
Tom sayılarla kesinlikle iyidir.
Benim hobim yunuslarla yüzmektir.
Ebeveynlerimle birlikte yaşıyorum.
Tom artık ebeveynleriyle yaşamıyor.
- Kadınlar bıyıklı erkekleri sever.
- Kadınlar bıyıklı erkeklerden hoşlanır.
Arkadaşlarımla geldim.
Nazilerle bir toplantıya katıldığın doğru mu?
Bu pullu seri katilin ne kadar yaygın olduğunu kendi gözünüzle görmeden anlayamazsınız, diyor.
Çok fazla aksiyon içermeyen filmlerde hep sıkılırım.
Zamana ayak uydurabileyim diye her gün gazete okurum.
Para yönünden cömerttir.
Duygularınla oynamıyorum.