Examples of using "Cassa" in a sentence and their turkish translations:
Kasada ödeme yaparsınız.
Lütfen kasaya ödeyin.
O eski bir ahşap sandığı miras olarak aldı.
Tom, Mary'ye sandığı açması için yardımcı oldu.
Bu kutuyu bodruma götür.
Bu kutuyu tek başıma kaldıramam.
Tom Mary'nin yazar kasadan para çaldığını öğrendi.
Büyükannem bize bir kutu elma gönderdi.
- Piyasadaki bir arkadaş, sandıktaki paradan daha iyidir.
- Çarşıdaki bir arkadaş, sandıktaki paradan daha iyidir.
Bu kutu hafif.
Kutuyu açmak için bir anahtara ihtiyacın var.