Examples of using "Bill" in a sentence and their turkish translations:
Bill televizyonu açtı.
Haydi, Bill.
Bill'in birçok arkadaşı var.
- Bill oldukça çekingendir.
- Bill oldukça içine kapanıktır.
Bill ile konuşabilir miyim?
- Bill, Japonya'daydı.
- Bill Japonya'daydı.
- Bill mektup yazdı.
- Mektubu Bill yazdı.
Bill sınav için kaydını yaptırdı.
- Bill sigarayı bıraktı.
- Bill sigarayı kesti.
Bill Clinton suçlamayı reddetti.
Bill kazanacak, değil mi?
Bill denizin yanında yaşıyor.
Eve erken gel, Bill.
Bill gelecek hafta geri gelecek.
Ken, Bill ve Yumi'yi davet ettim.
Bill dün gece beni aradı.
Bill o adam tarafından öldürüldü.
Bill Japonya'daydı.
- Bill her zaman dürüsttür.
- Bill her zaman dürüst.
- Bill daima dürüsttür.
Bill televizyonu açtı.
Bill, kapıyı aç.
Bill gerçekten çok fazla içer.
Bill erkek kardeşini hayvanat bahçesine götürdü.
Bill bana bir bardak su getirdi.
Bill New York yolunda.
Bill saatlerce ağlamaya devam etti.
Bill matematikte iyidir.
Bill sınav hakkında sinirli.
Bill, Jack kadar uzun boylu.
Bill tam bir geri zekalı.
Bill'in çok sayıda orijinal fikirleri var.
- Bill bisiklete binebilir.
- Bill bisiklet sürebilir.
Ona karşı nazik ol, Bill.
Bill, bu akşam beni ara.
Bill, küçük erkek kardeşini hayvanat bahçesine götürdü.
Onlara Bill Anders katıldı.
- Bill benim en iyi arkadaşımdır.
- Bil benim en iyi arkadaşımdır.
- Bill benim en iyi arkadaşım.
Bill suçu işlemedi.
Ben uzun bir süredir Bill'i görmedim.
Tom Bill'den daha yavaş konuşur.
Bill, Bob'tan daha hızlı koşar.
John Bill'den daha zeki.
Bill bir beyzbol oyuncusu.
Bill bana kitap getirdi.
Ken, Bill gibi uzun boylu.
Bill Clinton'un vergileri yükselteceğini söyledi.
Bill babasının çokça sigara içmesinden nefret ediyor.
Mektup Bill tarafından yazıldı.
Bill Gates, Microsoft'un kurucusudur.
Bill Clinton suçsuz bulundu.
Şu anda hem Tom hem de Bill tenis oynuyorlar.
"Bill hakkında bir şey biliyor musun?" "Hayır, ne oldu ona?"
Bill'e asla erkek kardeşinden bahsedemem.
Bill diğer insanlarla asla tartışmaz.
Bill Gates dünyanın en zengin adamı.
Bill geçen sonbaharda beni görmeye geldi.
Sınıftaki hiçbir erkek çocuğu Bill kadar uzun değil.
Bill kendi büyük arabasıyla komşularına karşı övünür.
Tom çoktan burada, ama Bill henüz gelmedi.
Sınıfta hiçbir çocuk Bill'den daha uzun değildir.
Bill, babasının aşırı derecede sigara içmesinden nefret ediyor.
Bill okulundaki diğer çocuklar tarafından çok sevildi.
Bill boğulan çocuğu kurtarmak için nehre daldı.
Bill ve John konuşmak için ayda bir kez bir araya gelmekten hoşlanıyorlar.
Bill ve John sohbet etmek için ayda bir kez bir araya gelmekten hoşlanıyorlar.
Bill Clinton Monica Lewinsky ile olan ilişkisini açıklamak isterken muğlak bir dil kullandı.