Examples of using "Választás" in a sentence and their turkish translations:
Hiçbir seçenek yoktur.
Seçim kolaydır.
Başka seçenek yok.
- Her zaman bir seçenek vardır.
- Her zaman bir seçenek yok.
Bu akıllıca bir seçim.
Seçim bizim.
Çok seçenek vardı.
Bu iyi bir seçim.
Şimdi seçenek yok.
Başka seçenek yoktu.
Mutluluk bir seçimdir.
Yarın seçimdir.
Tom iyi bir seçim olacaktır.
Seçim kasım ayındaydı.
Bunu seçmek zor.
Bugünden itibaren, bu karar tamamen sizin.
Yakında bir seçim olacağını söyleniyor.
Bugün Polonya'da seçim günüdür.
Seçim çok yakındı.
Bazen yanlış şeyi yapmak doğru şeydir.
Bu durum da yine en kolay tercih prensibine dayanmakta
Oğullarım bu seçimin içine gömülmüştü.
Ağrı kaçınılmazdır. Acı isteğe bağlıdır.
Bir seçim olmayacak.
Ama çoğu için alternatif daha kötü.
Yaklaşan seçimin sonucu, şimdiye kadar tahmin edilmesi en zoru olacak.
Ülkedeki devlet başkanlığı adaylarından biri seçim arifesinde saldırıya uğradı.
Hâlâ bunun en iyi seçenek olduğunu düşünüyorum.
Onun seçileceğine dair iyi bir olasılık var.
Beklemekten başka bir şey yapamam.