Examples of using "Súlyosabb" in a sentence and their turkish translations:
Bu yüksek tansiyona, ileri seviyede depresyona neden olabilir.
Ayrıca bunamanın da ileri seviyesiyle ilişkilidir.
Durum bizim sandığımızdan daha kötü.
Bundan daha derin bir mesele var:
O, ondan çok daha ağırdır.
Fakat yüksek gelgit, kıyıya daha büyük tehlikeler çekmiş durumda.