Examples of using "Sár" in a sentence and their turkish translations:
Tom eve geldiğinde çamurla kaplıydı.
Çocuklar tamamen çamurla kaplıydı.
Daha önce, kaldırımda yürürken bir araba sürdü ve üzerime su sıçradı. Şuna bak! Eteğim ve ayakkabılarımın hepsi çamurlu.