Examples of using "Keres" in a sentence and their turkish translations:
O, oldukça çok kazanır.
O ne arıyor?
İş arıyor.
O bir şey arıyor mu?
O, iş arıyor.
Bir iş arıyor musunuz?
Bizi mi arıyorsunuz?
O bir apartman dairesi arıyor.
- Arayan bulur.
- Kim ararsa, bulur.
Tom bir iş arıyor.
Tom bir şey arıyor.
Herkes seni arıyor.
Tom yardım arıyor.
Tom çok para kazanıyor.
Tom beni arıyor mu?
Büyük bir daire arıyor.
Tom bir daire arıyor.
O, benim kazandığımdan üç katı daha fazla para kazanır.
Ne arıyorsunuz?
O, günde 20 dolar kazanır.
Tom burada ne yapıyor?
O benden üç kat daha fazla kazanır.
- Özel olarak aradığınız bir şey var mı?
- Özellikle aradığın bir şeyler var mı?
- Özellikle aradığın bir şey var mı?
Tom şimdi milyonlar kazanıyor.
Tom oldukça çok para yapar.
Tom'a çok ödeme yapılır.
O, günde 30 dolar kazanıyor.
Belirli bir şey mi arıyorsunuz?
Bir öğretmen ne kadar para kazanıyor?
Bu sandalyenin burada ne işi var?
Yemeği de burnuyla bulur.
Bazı Siyahiler daha radikal çözümler arıyor.
Tom'un kaç para kazandığını düşünüyorsun?
O benim kazandığımdan üç kat daha fazla kazanır.
Otel yeni bir baş resepsiyonist arıyor.
Tom daha iyi bir iş arıyor.
Çok sayıda öğrenci yarı zamanlı işler arıyor.
O kazandığını biriktirir.
Tom'un bizi aramadığını umut ediyorum.
Tom saatte otuz dolar kazanmaktadır.
Bir tesisatçı ne kadar para kazanıyor?
Tom ebeveynlerinden daha fazla para kazanır.
Bu beyaz avcı örümcek kendine eş arıyor.
Birisi için iş başvurusunda bulunun,
Kocasının kazandığının yarısı kadar çok para kazanır.
Tom benim kazandığımın üç katı fazla kazanır.
Benim kocam yılda 100.000 dolar kazanıyor.
Sanırım Tom bizi arıyor.
Polis kaçan bir mahkumu arıyor.
Birilerine ne kadar para kazandığını sormak kabalıktır.
Tom kimi aradığını söyledi?
Tom Mary'ye kimi aradığını sordu.
Tom benim iki katım kadar çok kazanır.
Tom'un ne kadar para kazandığını merak ediyorum.
Arkadaşım, yeni bir kız arkadaş arıyor.
Hayır, polis bir adamı aramak için bir köpek kullanmıyor. Onlar köpeği olan bir adam arıyorlar.
Bir arkadaşım Fransızca konuşan birini arıyor.
Mike günde en az üç yüz dolar kazanır.
O, harcayabileceğinden daha çok para kazanıyor.
Tom bir garson olarak çalışıyor ama daha iyi bir iş arıyor.
Tom şehirde yaşamaya yetecek kadar para kazanıyor mu?
Tom ailesine yardım etmek için yeterli para kazanmıyor.
O, o işte ayda beş yüz dolardan daha fazla kazanır.
Nihayet bir beyaz avcıya denk geliyor. Ama aradığı eş değil bu.
Küme, gün batımında ağaçlara tırmanarak zemindeki avcılardan kaçınıyor.
Basitçe demek oluyor ki eğer siz yılda 50.000 dolar kazanıyorken
Hayır, polis köpeği olan bir adam aramıyor. Onlar şapkası olan bir adam arıyorlar.
Pek çok hayvan meyve bulmak için renkli görüşten faydalanır. Görmek iyice zorlaşmadan önce son kez yemek gerek.
Tom Mary gibi bir kadını geçindirmek için yeterli para kazanmıyor.