Examples of using "Jelentett" in a sentence and their turkish translations:
- Bu benim için çok anlama geliyordu.
- Bu benim için çok şey ifade ediyordu.
O benim için çok şey ifade ediyordu.
O benim için hiçbir şey ifade etmiyordu.
Project '87, Davidson'a karşı sadece bir meydan okumaydı:
Yayın sektörüne olan bu erişimin eşi benzeri görülmemişti.
Bunun gibi düşmanın tam önünde gerçekleştirilen bir yeniden konuşlandırma yüksek riskliydi
Film sitesi bütün indirmelerde %20 indirim duyurdu.
Bu denli sevdiği işini kaybetmesi Meryem'e büyük bir darbe oldu.
Yoldan uzakta bulunan annesi ile birlikte, Duke şirketinden zimmetine para geçirme planına devam edebildi.