Examples of using "álló" in a sentence and their turkish translations:
yasalaşması için imzaladı.
ve paydaşlarını çağırdım.
Tom ayakta alkışlandı.
tarım endüstrisinin bugün karşı karşıya kaldığı bir sorun.
Önümüzde yolculuktan tamamen bunalmış
iki temsili evren örneğini görüyorsunuz.
Onunla aramızdaki sınırlar yok olmuş gibiydi.
Müsait bir tur rehberi var mı?
Tom bütün gün evdeydi.
Girişimcilik tavsiyeleri verilen bir toplantıda
Mevcut işler için rekabet çok şiddetli.
Mevcut adayların bir listesi vardı.
Bir dişi aslan, 13 aslandan oluşan sürüsüyle ava çıkmış.
Onun yerine tuzak tellerinden oluşan ağları aracılığıyla yoklar dünyayı.
Fakat alçalan güneş fokun silüetini ortaya çıkarıyor.
Tembel hayvanların gizli silahı dört bölmeli bir mide
Yayın sektörüne olan bu erişimin eşi benzeri görülmemişti.
Bu, bir grup Alman fizikçi tarafından yapılan bir video.
Esperantoca bir metin fonetik olarak 28 harfli bir alfabeyle yazılır.
bağışıklık sistemi hücre ve proteinlerden küçük bir çevre oluşturacak
Kendi acemi sürüsünün yarattığı kargaşa dişi için avantaja dönüşüyor.
- Elli develi bir kervan, çölde yavaş yavaş ilerliyordu.
- Elli tane deveden oluşan bir kervan, çölde yavaş yavaş ilerledi.
Şurada duran adam kim?
Şirketimiz, tüm Japonya'da konuşlanan, iyi organize edilmiş 200 satış ofisi ağına sahiptir.
Tepenin üstünde duran ev çok eski.
Yetenekli maliye bakanının yaratıcılığı batmış ulusunun kurtulması için yardımcı oldu.
Bizim örneğimiz 605 kişilik standart güçte sefer taburu.
Bu görkemli planları yapmak iyi fakat tabağında sahip olduğunla başlamanı istiyorum.
Tom çok saygın bir astronomdur.
Ching Shih 1.500 gemi ve 80.000 denizciden oluşan filosuna komuta eden bir kadın korsandı.