Examples of using "Anyám" in a sentence and their turkish translations:
Bu benim annemin bilgisayarı.
Annem bana her zaman bağırıyor.
Benim annem iyi yemek pişirir.
Annem yavaş konuşur.
Annem her zaman meşgul.
- Ben annemin örneğini izledim.
- Ben, annemin izinden gittim.
Annem orada dışarıdadır.
Annem dışarıda.
Annem aktiftir.
Annem babamdan yaşça daha büyük.
Annem kızgın.
Annem evde.
Annem bir alkolik.
Annemin izinden gidiyorum.
Annem çılgın bir kadındır.
Annem diyette.
Annem ağlıyordu.
O benim annem.
Annem ben çocukken öldü.
Annem gibi bazıları da Büyük Göç vagonuna bindi --
Annem bisiklet süremez.
Annem sigara içmeye karşı çıkıyor.
Annem gelemez.
Annem ondan bahsetmedi.
Benim annem bir öğretmendir.
Annem her zaman evde değildir.
Annem kek yapar.
Annem pastayı kesti.
Annem ateşimi ölçtü.
Annem bisiklet süremez.
Annem kesinlikle hayır diyecek.
Annem TV izlemeyi sevmez.
Annem her gün çamaşır yıkar.
Annem seni gördüğüne sevinecek.
Annem, yağlı yumurtalı noodle ile birlikte
Bunlar olmasa, annem ölebilirdi.
Dayı Tom benim annemin erkek kardeşidir.
Annem geleceğim için endişeli.
Annem bana bir kazak yaptı.
Annem gece nadiren televizyon izler.
Annem iki gündür hasta.
Annem asla erken kalkmaz.
- Sen benim annem değilsin.
- Benim annem değilsin.
Annem mektup yazmaktan nefret eder.
Annem şimdi hastanededir.
Annem iki şişe portakal suyu aldı.
Annem iyi bir anne değildi.
Annem bahçede nergis ekti.
Annem çok öfkeliydi.
- Annem de hep bunu derdi.
- Annem de hep böyle derdi.
- Annem televizyon seyretmekten nefret eder.
- Annem televizyon izlemekten nefret eder.
- Bu benim annemdir.
- Bu benim annem.
Annem bir manavdan biraz elma aldı.
Annem ondan bahsetmedi.
Annem halamla iyi anlaşır.
üçüncü kuşağıydı. Annem Colonia'lıydı.
Annem birkaç yıldır Fransızca dersleri alıyor.
Babam yüzebilir ama annem yüzemez.
Annem çiçekleri bahçeye dikti.
Annem mini etek giymeme izin vermedi.
- Anne çantasını bir çıtçıtla kapattı.
- Annem çantasını çat diye kapattı.
Annem zor işe alışık değildir.
Annem İngilizceyi pek iyi konuşmaz.
Annemin beni öldüreceğini düşündüm.
Annem bunu bilse, delirir.
Annem kapıyı çok dikkatlice açtı.
Ama, ama ... o benim annem değil!
Annem İngilizceyi pek iyi konuşmaz.
Annem çok iyi bir aşçıdır.
Annem ağlamaktan başka hiçbir şey yapmadı.
Annem, babam ve onların arkadaşları vardı.
Ben çocukken annem bana sık sık masal okurdu.
Annem erkek kardeşime sarı bir şemsiye aldı.
O mobilya anneminki.
Annem İsviçre'de okumamı istiyor.
Annem on dakika önce evden ayrıldı.
Yazdığım kişi annemdir.
Annemin söylediğini dinlemeliydim.
Teyzem annemden daha yaşlıdır.
Geçen Pazar annem bana güzel bir elbise aldı.
Annem bir şeyler satın almak için her gün markete gider.
Annem Tom'un annesini tanıyor.
Ben televizyon izlerken annem bir kitap okudu.
Ben televizyon izlerken annem bir kitap okuyordu.
Ebeveynlerimin her ikisi de öldü.
Annem bir değişiklik için yürümemi tavsiye etti.
Annem hâlâ hayatta olsaydı, o zaman bana yardımcı olurdu.