Examples of using "Verhalten" in a sentence and their turkish translations:
Yine aslında bu davranış
Senin davranışın yüz kızartıcıydı.
- Ne adi bir davranış!
- Ne iğrenç davranış!
Davranışını sevmiyorum.
Benim davranışım çok tuhaftı.
davranışlarında iyileşme görüldü
önemli bir davranıştır
neşeli tavrı samimi davranışları
Davranışına şaşırdım.
Onun davranışı soğuktu.
Onun davranışı övgüye değer.
Onun davranışı takdire şayandır.
Senin davranışın çekilmez.
Tom'un davranışı kötüydü.
Davranışın affedilmezdi.
Onun tuhaf davranışı şüphelenmemize neden oldu.
Davranışın utanç vericiydi.
Davranışınız tamamen yasaldır.
- Yaptığı hareket beni çileden çıkardı.
- Onun davranışı feci şekilde tepemi attırdı.
Onun davranışı polisi kızdırdı.
Sizin davranışınız dayanılmaz.
Sessiz olalım.
Senin davranışın benim için hiç hoş değil.
Tom Mary'nin davranışına daha fazla katlanamaz.
Bu kuralda, gazetecileri örnek alın.
Daha önce hiç kayda alınmamış bir davranış.
İslamiyet'e göre haram olan bu davranış
Davranışını nasıl haklı gösterebilirsin?
Onun davranışı beni şaşırttı.
Hepiniz aynı şekilde davranıyorsunuz.
Onun davranışı bizi şaşırttı.
Böyle bir davranış bir kazaya neden olabilir.
Onun uygunsuz hareketleri kuşkumuzu uyandırdi.
Onun davranışı bugün çok gariptir.
Birçok insanın davranışları şüpheli.
Onun davranışı beni gerçekten şaşırttı.
Biri davranışından sorumlu olmalı.
Mary Tom'un davranışını görmezden gelmeye karar verdi.
Bir İngiliz farklı bir şekilde hareket ederdi.
Tom Mary'nin davranışına şaşırmıştı.
Onun davranışları beni şaşırtmaktan asla vazgeçmez.
Mary, Alice'in davranışına şaşırdı.
Davranışından dolayı Tom'u eleştirdik.
Mary Tom'un düzensiz davranışı tarafından rahatsız oldu.
Bu tür bir davranış için hiçbir gerekçe yoktur.
Motive edilmiş davranışlar iki genel kategoriye ayrılır:
Bu bazen hayvanın davranışını değiştiriyor
başkalarının benzer şekillerde davranmasını önlemek
nerede kaldı Müslümanlığın güzel davranışı?
esnaf kötü davranıyor. Güzel bir eleştiri
onu her gün hareketlerinle cevaplıyorsun.
Davranışından utanmalısın.
Tavrı hiç de nazik değildi.
O tuhaf biçimde davranmaya başladı.
Tom sadece dostça olmak istiyordu.
- Yaptığı eylemlerin haklı olduğunu düşünüyorum.
- Yaptığı eylemlerin doğru olduğunu düşünüyorum.
Davranışımla gurur duymuyorum.
Böyle bir davranış size yakışmaz.
Yaptıklarının hiçbir bahanesi yoktur.
Davranışı kibirinin göstergesidir.
Senin davranışın hakkında bir sürü şikayetler olmaktadır.
Oğlumun davranışından utanıyorum.
Doktor, hastanın davranışını gözlemlemeye devam etti.
İnsanlar niçin maymun gibi davranıyor, ya da tam tersi?
Oğlunun davranışından utanıyor.
Bazı insanlar yaşına uygun davranmazlar.
Bazı insanlar onun davranışını tuhaf bulacaklar.
Tom'un davranışı hakkında bazı şikâyetler aldık.
Senin davranışın ayıptı.
Davranışıyla bütün ailesini utandırdı.
Tom Mary'nin davranışı tarafından biraz şaşırtıldı.
Bunlar kurallardır; uygun biçimde davranın.
Yaklaşık beş içkiden sonra, Tom'un davranışı öngörülemez olur.
Tom kendi davranışlarının başkalarını nasıl etkilediğini fark etmiyor.
Ben senin kaba davranışlarından memnun değildim.
Soult'un kendi davranışları övülse de, taburun yarısı zayiat verdi.
Bir kütüphanede sessiz olmalısın.
Davranışından memnun olmaktan uzağım.
Onun o şekilde davranması karakteristiktir.
Akciğerler hayvanlar için neyse yapraklar bitkiler için odur.
Bayağı bir tavrı vardı.
O, onun tuhaf davranışı için özel bir açıklama yapmadı.
Yaptıklarımın hesabını sana verecek değilim.
Bütün yapman gereken burada oturmak ve sessiz olmak.
Onun davranışı söylediği ile çelişiyor.
Muhalefet başbakanı ihmalkarlıkla suçladı.
Kuzuları kurtlara emanet etmek akıllıca bir davranış değildir.
Onun davranışları babasına hiç benzemiyor.
Tom'un davranışlarının onun iş arkadaşları üzerinde çok olumsuz etkileri vardı.
Tom'un bu kadar sessiz olması normal değil.
Tavrın beni rahatsız ediyor.
Zavallı anne oğlunun saygısız davranışına tahammül edemedi.
Tom, öyle davrandığı için Mary'yi affedemiyor.
Aşağılık kompleksi ve üstünlük kompleksi genellikle benzer davranışa yol açar.
Her birimizin nasıl davrandığına göre risk azalıp çoğalabilir.
Tom içmeyi bırakmaya ve davranışını değiştirmeye karar verdi.
Kedimin böyle davrandığını hiç görmedim.