Translation of "Spendet" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Spendet" in a sentence and their turkish translations:

Tom spendet Blut.

Tom kan bağışlıyor.

Tom spendet regelmäßig Blut.

- Tom düzenli bir kan vericisi.
- Tom düzenli bir kan bağışçısı.

Ein alter Baum spendet Schatten.

Eski bir ağaç gölge sağlar.

Sie spendet Geld für die Krebsforschung.

Kanser araştırmaları için para bağışında bulunuyor.

Der abnehmende Mond spendet nur wenig Licht.

Küçülen Ay, çok az ışık anlamına gelir.

Die Stille der Nacht spendet uns Trost.

Gecenin sessizliği bizi rahatlatır.

Die Sonne spendet uns Licht und Wärme.

Güneş bizi ışık ve ısı verir.

Gebt den Tafeln, spendet für Organisationen, die Obdachlosen helfen.

Gıda bankalarına verin. Evsiz sosyal yardım kuruluşlarına verin.

Er spendet sein Blut, um seinen Bruder zu retten.

O, erkek kardeşini kurtarmak için kan veriyor.,

Sie spendet ihr Blut, um ihre Schwester zu retten.

O, kız kardeşini kurtarmak için kan veriyor.

Er spendet sein Blut, um seine Schwester zu retten.

O, kız kardeşini kurtarmak için kan veriyor.

Tom spendet die Hälfte seines Lohns an seine Lieblings-Hilfsorganisation.

Tom maaşının yarısını sevdiği hayır kurumuna bağışlıyor.