Examples of using "Regelmäßig" in a sentence and their turkish translations:
Düzenli olarak yemek zorundasın.
Düzenli şekilde yüzerim.
Düzenli olarak herhangi bir ilaç alıyor musun?
Düzenli olarak makale yazıyorum.
- Tom düzenli bir kan vericisi.
- Tom düzenli bir kan bağışçısı.
Nabzın düzenli atıyor.
Benim âdet dönemlerim çok düzenlidir.
Düzenli yemeniz gerek.
İlacınızı düzenli alınız.
Öğrenciler derslere düzenli olarak katılmalıdırlar.
Ve Google belli aralıklar ile bunu yeniliyor.
Derslerimi düzenli bir şekilde takip ettim.
Beni düzenli olarak ziyaret etti.
Tom kiliseye düzenli olarak gider.
Düzenli olarak piyano çalmalısın.
- Depremler sık sık Japonya'yı vurur.
- Depremler sıklıkla Japonya'yı vurur.
Arabana düzenli bakım yapmalısın.
Yazılımınızın düzenli aralıklarla güncellenmesi gerek.
İncil'i düzenli olarak okuyor musun?
Sürücüyü düzenli olarak birleştirmeniz gerekiyor.
Sıcaklık düzenli olarak eksi 40 derecelere kadar düşüyor.
Tom annesiyle birlikte düzenli olarak suşi yer.
belli bir algoraitma düzeni içerisinde düzenli bir şekilde bizim karşımıza çıkarıyor.
Yetişkin Japon erkeklerinin yüzde altmışı düzenli olarak alkollü içecek içerler.
En iyisi düzenli olarak dişçiye gitmektir.
Dişlerinde çok nadir sorunların olmasının nedeni, düzenli bir şekilde dişçiye gitmesidir.
Hata düzenli olarak mı yoksa ara sıra mı meydana geliyor? Hata yeniden üretilebilir mi?
Sürekli olarak doğum kontrol hapı alan insanların hamile kalmayacaklarını biliyor muydunuz?
Diller kaslar gibidirler. Düzenli olarak kullanmazsanız onları kaybedersiniz.
Düzenli olarak doğum kontrol hapı kullanan erkeklerin hamile kalmadıklarını biliyor muydun?
Ellerinizi düzenli olarak yıkamak kendinizi hastalıklardan korumak için iyi bir yoldur.
Tom bu aralar çiğ vegan beslenmeye başlamış. İnsanlara bunun ne kadar süper bir şey olduğu konusunda devamlı atıp tutuyor.
Şimdi Tom pasta yiyor.
Bu çevredeki bir restoranda devamlı müşteriyim. Bugün orada öğle yemeği yiyelim.