Examples of using "Setze" in a sentence and their turkish translations:
Buraya sığışalım.
Burada oturuyorum.
Şapkanı giy.
Biraz kahve yapacağım.
Oturma buraya!
Kendime gerçekçi hedefler belirliyorum.
Bu formları imzala.
Ünlem işaretini tutumlu kullanın.
Çalışmaya devam edeceğim.
Yağmura maruz bırakmayın.
- Hikayene devam et.
- Hikayenize devam edin.
Onun için büyük umutlarım var.
Onun için büyük umutlarım var.
Kendime gerçekdışı hedefler belirlemiyorum.
Tüm kaynaklarını aynı işe yatırma.
Benimle irtibata geç.
Lütfen beni istasyona bırak.
Seni arkadaş listeme eklemiyorum.
O at üzerine on dolar iddiaya giriyorum.
Oradaki masada oturacağım.
Benim için hayatını riske atma.
Şapkanı giy.
Lütfen cümlenin sonuna nokta koy.
Yanınıza oturmamın sakıncası var mı?
Cildinizi çok uzun süre güneşe maruz bırakmayın.
- Yorgunum. Burada beş dakika oturacağım.
- Yorgunum. Burada beş dakika için oturacağım.
- Yorgunum. Burada beş dakika boyunca oturacağım.
Bir kask takalım ve sonra da fosforlu çubuklardan kullanabilirim.
Çamaşır makinesini onarıyorum.
- Sizinle oturabilir miyim?
- Sizinle oturmamın sizce bir sakıncası var mı?
Kuralları ben koymuyorum. Onları sadece uyguluyorum.
Kaskını giy.
Daha fazla sorunum olursa iletişim kuracağım.
Ben gözlüğümü taktım.
Yağmura maruz bırakmayın.
O, beni kapının önüne koydu.
Her sabah işe gitmeden önce çocuklarımı okula bırakırım.
- Lütfen o kanepeye oturma.
- Lütfen şu banka oturmayın.
Yaptığınızı yapmaya devam edin.