Examples of using "Runter" in a sentence and their turkish translations:
İpi sarkıtalım.
Ördek!
Hadi aşağıya gidelim.
Ellerinizi indirin!
Aşağıya atla.
Hadi, mideye indirelim.
Başla dedim!
- Düş yakamdan.
- Uzak dur benden.
Onu aşağıya götür.
Pekâlâ, şu halatı geçirelim.
Bu aşağı iniş güzergâhımız olacak.
Pekâlâ, kaskımızı takalım. İpi sarkıtalım.
Bu kanyondan aşağı ineceğiz.
...hemen geri daldım.
Aşağı indiğimde,
Oradan aşağıya in.
Yavaşla!
Sandalyemden kalk.
Çatımdan uzak dur.
O ağaçtan in!
Tom'u aşağıya getir.
Orada tatile çıkma.
Atından in.
Onların kafalarını uçurun!
O merdivenden in.
Güneşliği çek.
Merhaba Lewis, inecek misin?
Tamam, şimdi çıkaralım.
Pekâlâ, kaskımızı takalım. İpi sarkıtalım.
O aşağıya kahvaltıya indi.
Tom, o ağaçtan in!
Çekirdekleri yutma.
Bu iş canımı sıkıyor.
Neden aşağıya gelmiyorsun?
Tom su kaydırağını aşağı kaydırdı.
Ve şimdi her şeyi, biraz yavaşlatacağım.
Aşağıya inmenin yolunu bulmalıyım.
Başınızı eğik tutun.
Ben asansörle aşağı indim.
- Çek şu şeyi üzerimden.
- Al şu şeyi başımdan.
Kendini paralama Tom.
Aceleyle merdivenlerden indi.
Alt kata gel.
Ama önce aşağı inelim. Pekâlâ.
Attan inip eşeğe binme, Tom.
Aşağı gel!
Aşağıya eğil. Tavan çok alçak.
Tom, Maria! Aşağıya gelin çocuklar, yemek hazır.
Bu ağacın kökleri derinlere uzanıyor.
- Defol!
- Defol buradan!
Hemen iniyorsun o koltuktan!
Tamam, önce bunu ayarlayıp sonra da işe koyulacağız.
Kaskı çıkaralım. Harekete geçeceğim. Bu taraftan.
ya da buradan. Biraz bakalım.
Ne yazık ki bütün şey parçalara ayrıldı.
Alandaki bir uzman tarafından takdir edilmek hoş.
Aşağıya gel.
Tamam, aşağı inip şu şeylere... Şu ilaçlara bir bakalım.
- Kasa yere düştü ve patatesler yere saçıldı.
- Kasa yere düştü ve patatesler etrafa döküldü.
O, araba ile otele doğru gitti.
Ses seviyesini azaltın, lütfen.
Islak elbiselerini çıkar.
Lütfen kanepeden kalkın.
Pekâlâ, şimdi bunlardan toplayıp buz tutmuş göle gidelim.
Onlarca metre olmalı. Buradan aşağı inmeye imkân yok.
Denemeden ahkâm kesme.
Yolun hemen aşağısında, sevdiğim bir kahvehane var.
Pekâlâ, şimdi bunlardan toplayıp buz tutmuş göle gidelim.
Pekâlâ, şimdi bunlardan toplayıp buz tutmuş göle gidelim.
Sorun şu ki buradan indikten sonra devam etmek zorunda kalacağım. Yukarı çıkış yok.
Lütfen teybi biraz kısın.
elim çarptı, denizkestanesi kaydı, yere düşmesin diye elimle yakaladım,
O, bisikleti ile tepeden indi.
Çimimden uzak dur.
Beni rahat bırakmanı istiyorum.
Çok çalışıyorsun. Bir süre ağırdan al.
"Aynaya bakmadan tıraş olabilirim!" "Bu iyi ama İran halımın üzerinde dayanma. Kanlısın!"
- Beni yalnız bırakın.
- Beni rahatsız etmeyin.
- Canımı sıkmayın.