Examples of using "Riskierte" in a sentence and their turkish translations:
Kaza geçirme riskini göze aldı.
O bunun için hayatını riske attı.
çünkü başarı peşinde koşmak ve başarısızlık riski
Onu kurtarmak için hayatını riske attı.
Yakalanma ve tutuklanma riskini göze aldı.
Çocuğunu korumak için hayatını riske attı.
Tom patronuyla o şekilde konuşarak işini kaybetmeyi göze alıyordu.
O, onu kurtarmak için hayatını riske attı.