Examples of using "Indem" in a sentence and their turkish translations:
Yerlerini seslerinden tespit ediyor.
Çocuklar sorarak öğrenir.
Yaparak öğrenmek!
Bir insan öğreterek öğrenir.
Madenciler dağ eteklerinden katmanlar kazdıkça
oraya sek sek yaparak giderdik
diyerek bize hatırlatmalarda bulunuyor
köklü çok yıllık bitkiler yerleştirerek,
çünkü başarı peşinde koşmak ve başarısızlık riski
birkaç yılan, tarantula ve akrep avlayabiliriz
Şapkalarını kaldırarak birbirlerini selamlıyorlardı.
istedikleri yatarak para kazanmak değil
birbirlerine tutunarak bir köprü yapıyoralar
yine yavaş yavaş çözülerek ilerliyorlar.
Eşya satarak bunu tamir edemeyiz.
Diğerlerini duyduğunda kendini de duyarsın.
- Kendini asarak intihar etti.
- Kendisini asarak intihar etti.
Her sabah koşarak formda kalıyorum.
Tom bir köprüden atlayarak intihar etti.
O pizza yediği için kız kardeşine kızdı.
güvenli ve etkin olması için araştırılmasını
önüne gelen her şeyi yok ederek ilerliyor
Kanala abone olarak bize destek olmayı da unutmayın
emirlerini eyleme dönüştürmekten sorumlu olan personel bölümünü bir Genelkurmay Başkanı yönetti ;
Bunu yapabilmemin tek yolu, okyanusta olmaktı.
Nefesinizi tutarak kendinizi öldüremezsiniz.
Tom, nasıl sonlandığını söyleyerek, filmi Mary'ye berbat etti.
bol bol düşünmek ve yeniden düşünmek zorundaydık. Yalnızlık içinde geçirdiğimiz o yıllara çok şey borçluyuz.
gelmeye zorlayacak tecrübeler yaratmaktı.
ve kullanıldığı takdirde havadan karbondioksiti temizler.
kanala abone olarak bize destek olmayı unutmayın kendinize iyi bakın
Sokaklarda şişe toplayarak karnını doyuruyordu
yani aslında o küçücük ağızlarla tek tek üst üste konularak
Kanala abone olarak bize destek olmayı unutmayın
Yabancı bir ülkeyi tanımak için iyi yol oraya gitmektir.
Onlar bir şişe şarap açarak onun başarısını kutladılar.
Nerede olduğumuzu düşmana söyleyerek bize ihanet etti.
Yüksek bir pencereden atlayarak intihar etti.
Onun hamile olup olmadığını sorduğunda pot kırdı.
Birbirinizi suçlarken hiçbir sorunu çözmeyeceksiniz.
Tom, kahvaltısını yatağa getirerek Mary'yi şaşırttı.
Çıngıraklı yılanı kuyruğundan tutarak yakalamamı istiyorsunuz demek?
onun içinde bir kişi vardır. Simit diye bağırarak birisini kovalar
önce bu sorulardan başlayarak gizemi çözmeye çalışalım
kanala abone olarak bize destek olmayı lütfen unutmayın
Ama bu riski de hızlıca girip çıkarak azaltabilirsiniz.
Köprüden atlayarak intihar etti.
Öğrenciler genellikle bir hakaret olarak birbirlerine "homo" derler.
Bazen neredeyse bütün günü bir şey yapmadan geçirmek istersin.
Tom iş için Mary'yi seçiminde bir hata yaptı.
Çocuklar çevrelerindeki yetişkinlerin yaptıklarını izleyerek öğrenirler.
çünkü usta bize bütün filmlerinde güldürerek anlatmıştı bu olayı
O öndeki kızdan kopya çekerek testte hile yaptı.
Siyasetçi devlet memurlarının yolsuzluğunu kınayarak reformu ısrarla istedi.
Bazı insanlar, park bankları üzerinde rahatlayarak zaman öldürüyorlar.
Beklerken, dergi okuyarak vakit geçirdi.
En güzel keşif yolculuklarını, dünyaya bakış açımızı değiştirdiğimizde yaparız.
Tom patronuyla o şekilde konuşarak işini kaybetmeyi göze alıyordu.
Çıngıraklı yılanı kuyruğundan tutarak yakalamamı istiyorsunuz demek?
videoyu beğenerek ve kanala abone olarak bize destek olmayı unutmayın
daha küçük roketlere fırlatıp Dünya'nın çevresinde yörüngeye yerleştirerek bu sorunu çözmek istedi
Elimden geldiğince çok çalışarak kaybolan zamanı telafi edeceğim.
Sağır-dilsiz insanlar işaret dili kullanarak konuşurlar.
Kilo kaybetmek için en iyi yol daha az yemek ve daha çok egzersiz yapmak.
Bir soru sorarak başlayacağım.
Arkadaşının cevaplarını kopyalayarak testte kopya çekti.
Çoğu zaman bu tarantulaları hareket ettirmenin yolu nazikçe üzerine doğru üflemektir.
küçük bir karınca grubuna karıncayiyen daldığında o karıncaları yiyerek
Avusturyalı bir komutanı hayati bir Tuna köprüsünü teslim etmeye blöf ettiler . Bir noktada Lannes
Kitap okuyarak bilgi alırım.
Onu yaparak beni çok mutlu ediyorsun.
Öğrenci gereksiz ayrıntıları çıkararak raporunu kısaltmaya karar verdi.
Tom odalarından birini bir üniversite öğrencisine kiralayarak ekstra para kazandı.
Yani 25 tane fotoğraf çekiyor saniyede bu fotoğrafları arka arkaya ekleyerek bir video kaydı oluşturuyor
Genelkurmay başkanı olarak her zamanki rolüne geri dönen Berthier, olağanüstü yeteneklerini bir kez daha kanıtladı
ama virüse daha az maruz kalarak bu riski azaltacağımızı biliyoruz.
Öğrenciler yarı zamanlı işlerde çalışıyorlar. Bu da onlara öğrenim ücretlerini ödeme olanağı sağlıyor.
Kızgın bir müşterinin duygularını onaylama durumun yatıştırılmasında etkili bir yoldur.
Bizi direk boyut değiştirerek zamanda ve mekanda yolculuğa itebiliyor bunlar
O küpün hacmini, uzunluk, en ve yüksekliği birbiriyle çarparak bulursun.
Onlar babama küfrettiği zaman bana da küfrettiler.
Bu nehri yüzerek geçtiğin doğru mu?
Dima " Bekle," "Ben, bana biraz borç verebilecek birini biliyorum." dedi.
Çoğu şey bir çocuğun diğer çocuklarla oyun oynarken nasıl etkileşim kurduğu gözlemlenerek öğrenilebilir.
İstasyona giden bütün yolu koşarak 8 trenini yakalayabildim.
Onlar intikam için komşularının evini ateşe verdi.
Tom parti hakkında konuşarak sürprizi bozdu.
Bir ünlü taktisyen, Christopher Columbus bir zamanlar onların tüm sebze ve meyvelerini çalarak, böylece onlara iskorbüt vererek tüm korsan filosunu yok etti,
Ölümden çok korkuyorum. Ancak bundan korkarak bunu önleyemiyorum-Ben sadece hayatı kendim için daha kötü yapıyorum.
Müzik dinleyerek kendime moral verdim.
Görme engelli insanlar Braille denilen kabartılmış noktalardan oluşan bir sistem kullanarak, dokunarak okurlar.
Bu arabayı satarak kendini birçok sorundan kurtarabilirsin.
İyi örnek cümleler yazmak o kadar kolaydır ki bir sürü kötü olanlardan kurtulma sürecinde birkaç iyi cümleyi kazara iptal etsek bile, sanırım çok sayıda iptal yaparak bu korpusun kalitesini şiddetle geliştirebiliriz.