Examples of using "Ring" in a sentence and their turkish translations:
Tom bir yüzük takıyor.
Yüzük lanetli.
Yüzüğüm kayboldu.
O kimin yüzüğü?
Bir yüzüğüm var.
Bu yüzük ne kadar?
Benim yüzüğüm nerede?
Tom yüzüğü çaldı.
Yüzüğümü takıyordum.
Yüzüğünü göreyim.
Bu yüzük hiçbir yerde bulunmayacaktı.
çember yapıya sahip.
O, değerli bir yüzük takıyor.
Satürn'ün halkası var mı?
Ne güzel bir yüzük!
Yüzüğümü geri alabilir miyim?
Yüzüğümü bana geri ver.
Tom bana bu yüzüğü verdi.
Yüzüğü istemiyorum.
Tom yüzüğü parmağından çıkardı.
Ben yüzüğünü ona geri verdim.
- Bu yüzük ne kadar değer?
- Bu yüzük ne kadar eder?
- Bu yüzük ne eder?
O yüzük gerçek altından mı yapılmıştır?
Boğa meydandan kaçtı.
Bu yüzüğü nerede buldun?
Yüzüğü Mary'nin parmağına taktı.
Bu yüzükteki elmas parlatılır.
Tom Mary'ye elmas bir yüzük verdi.
Tom, Mary'nin parmağındaki yüzüğü fark etti.
Tom yüzüğünü parmağından çıkaramıyor.
Tom yüzüğü Mary'nin parmağına taktı.
Nişanlısı ona büyük bir yüzük verdi.
O, yüzüğü parmağına taktı.
Mary yüzüğü parmağına taktı.
Tom Mary'ye bir elmas yüzük aldı.
Sana kayıp yüzüğünü bulacağım.
Tom evlendi fakat bir yüzük takmadı.
Mary gümüş yüzük takıyor.
Aşkımın bir sembolü olarak bu yüzüğü sana veriyorum.
Bu, anneannemin taktığı yüzük.
Aramızda her şey bitti. Yüzüğümü geri ver.
Tom kutuyu açtı ve güzel bir yüzük çıkardı.
Bu yüzük 300 yıldan daha fazla bir süredir ailede.
Mary hâlâ Tom'un ona verdiği yüzüğü takıyor.
Olimpiyat bayrağının en sağındaki halka ne renk?
Onun yüzüğü nehre düştü ve dibe battı.
Yüzük nehre düştü ve dibe battı.
Tom ona verdiği yüzüğü Mary'nin takmadığını fark etti.
O yerel bir kuyumcudan çaldığı bir yüzükle kız arkadaşına evlenme teklif etti.
Elin beş parmağı var: başparmak, işaret parmağı, orta parmak, yüzük parmağı ve serçe parmak.