Examples of using "Rechnen" in a sentence and their turkish translations:
O, aritmetikte iyidir.
Güçlü direnme bekliyoruz.
O her kuruşu saymak zorundadır.
En kötüsünü beklemek zorundayız.
Bir bilgisayar çok seri şekilde hesaplayabilir.
Aritmetik, sayılarla ilgilenir.
[Aşı için zaman çizelgesi nedir?]
Ben onun kadar hızlı hesaplayamam.
En iyisi için ümit ederiz, ama en kötüsünü bekleriz.
O, zihinsel aritmetik yapmak için yeterince zeki değil.
Tom'un geç kalacağını bilmeliydik.
Mali yardım için ona güvenemezsin.
Bundan emin olamazsın.
Ara sıra bunun olmasını beklemek zorundasın.
Tom bizi beklemeyecek.
Pratik olarak, her iki konuk için bir kilo sığır eti planlamalısınız.
Kafasından toplama yapabilecek kadar zeki değildir.
Onun yardımına güvenemezsin.
Tom hapishanede otuz yıla göğüs geriyor.
- O adam hafife alınmaması gereken biri.
- Hesaba katılması gereken bir adam o.
- Dikkat edilesi biri o adam.
Kuruluşunuz hakkında daha fazla bilgi edinmek için bize vermiş olduğunuz fırsat için teşekkür ederiz.
O, güvenebileceğin bir insandır.
Büyük işleri başarmak için sadece hareket etmemeliyiz aynı zamanda hayal kurmalıyız; sadece planlamamalıyız aynı zamanda inanmalıyız.
Planı uygularken, bütün olası zorluklar hesaba katılmalıdır.