Examples of using "Oberen" in a sentence and their turkish translations:
Tom üç yıl önce Superior gölünde boğuldu.
Üst raftaki bir şeye ulaşamıyorum.
Tom üst raftaki kitaba ulaşamaz.
Şimdi kim üst katta?
Sonra bu partiküllerin boğazınıza ya da üst solunum yolunuza ulaşması gerekir
Dün gece üst kattaki bir tür parti saat bire kadar beni uyutmadı.
Üst raftaki şeye ulaşabilir misin?