Examples of using "Kofferraum" in a sentence and their turkish translations:
O bagajı patlattı.
Bagaj açık.
Bagajım botta.
Yedek lastik bagajda.
Bizim bavul sehpamız çok küçük.
Bagaj rafında beş bavul var.
Bunu bagaja koyalım.
Arabanın bagajında bir ceset var.
Arabamın bagajında gitarım var.
Kaputu açmanı söyledim, bagajı değil.
Tom yedek lastiği çıkarmak için bagajı açtı.
Tom bagaj kapağı üzerinde Mary'nin yanında oturdu.
Bu poşetleri bagaja koyar mısın?
Arabanızın bagajındaki plaj çantasında ne var?
Tom arabasının bagajında bir av bıçağı bulundurur.
Tom çantaları arabasının bagajına yükledi.
Eşyalarımı bağajdan çıkarmayı unutma!
Tom, arabasının bagajında fazladan bir çift ayakkabı bulunduruyor.
Senin yedek lastiğini tutmak için en mantıklı yer arabanın bagajındadır.
Tom bagajı açtı ve onu boş buldu.
Bu kutu arabanın bagajına koymak için çok büyük.
- Tom çantalarını bagaja koydu, sonra arabaya bindi ve arabayla uzaklaştı.
- Tom çantalarını bagaja koydu, sonra arabaya atladı ve uzaklaştı.
Kapılar açılmadı bu yüzden arabaya bağajdan girmek zorunda kaldım.