Examples of using "Heirateten" in a sentence and their turkish translations:
Tom ve Mary evlendi.
- Onlar Noel Arifesinde evlendiler.
- Noel arifesinde evlendiler.
Tom ve Mary neredeyse evleniyorlardı.
Evlendiğimizde onun anne ve babası çoktan ölmüştü.
Onlar henüz gençken evlendiler.
Tom ve Mary üç yıl önce evlendi.
Tom ve Mary Noel arifesinde evlendi.
Tom ve Mary evlendiler ve birlikte bir daireye taşındılar.
- Evlenip Boston yakınlarında bir yere yerleştiler.
- Evlenip Boston civarına yerleştiler.
Biz evlendiğimiz zaman, anne ve babalarımız çoktan vefat etmişti.
Evlendiğimizden beri zaten on yıl oldu.
Onlar evlenmeden önce iki yıl birlikte yaşadı.
Tom ve Mary yaklaşık üç yıl önce evlendi.
Evlendiğimizde ailem bana bir ev verdi.
Biz evlendiğimizde annem ve babam bana bu evi verdiler.
Tom ve Mary henüz gençken evlendiler.
Tom ve Mary evlense bana sürpriz olmaz.
Tom ve Mary evlenip Boston'a yerleştiler.
Üç ay sonra evlendiler.
Evlendiler, çoluk çocuk sahibi oldular ve hayatları boyunca mutlu yaşadılar.
Böylece, evlenmediler ve mutlu mesut ömürlerinin sonuna kadar yaşadılar.
Tom ve Mary Boston'da evlendiler.
Tom ve Mary geçen hafta evlendi.
Tom ve Mary Sevgililer Günü'nde evlendi.
Tom ve Mary Boston'a kaçtılar ve sadece birkaç hafta birbirlerini tanıdıktan sonra evlendiler.
- Biraz sonra, Tom, Mary adındaki genç bir kadınla tanıştı. Onlar aile kurmaya karar verdiler ve evlendiler.
- Birkaç zaman sonra; Tom, Mary adında genç bir kadınla tanıştı. Onlar evlendi ve bir aile kurmaya karar verdiler.
Evlendiğimizde babam bu evi bize aldı.