Examples of using "Bereits" in a sentence and their turkish translations:
Zaten bildiğiniz gibi.
Şimdiden Tom'u özlüyorum.
Şimdiden sızlamaya başladı.
gereken bir şiirdir .
Tom zaten onu gördü.
Sana zaten ödedim.
Bunu zaten biliyordun, değil mi?
Cevabı zaten biliyorum.
Belime kadar battım.
Onlar zaten buradalar.
O daha önce gitti.
O zaten eve gitti.
Biz zaten biliyoruz.
Onlar zaten yemek yediler.
Benim zaten planlarım var.
Tom'u şimdiden özlüyorum.
Ben zaten Fransızca konuşurum.
Tom bu konuyu zaten biliyor.
O, zaten hamileydi.
O zaten dışarı gitti.
Bu cümle zaten var.
O bunu zaten biliyor.
Tom zaten biliyor.
Zaten ödedin.
Onu zaten biliyorum.
Buna zaten pişmanım.
Ben zaten hazırım.
Tom zaten evli.
Tom çoktan dışarı çıktı.
Zaten bildiğini düşünüyordum.
Akşam yemeğini yedin mi?
Tom ve Mary zaten birbirlerini tanıyorlar.
Tom zaten onu biliyor.
Bakın, üzerinde sarmaşıklar var.
Ellerim şimdiden... Buz gibi oldu.
...daha şimdiden baştan tanımlanıyor.
atmosfer bizi zaten koruyor
...erzaklarımız çoktan azalmıştı.
Zaten kahve içmiştim.
Bu deneysel olarak kanıtlanmıştır.
Gerçek şu ki o zaten aşıktı.
Onu zaten yaptım.
- O zaten onu yaptı.
- O onu yaptı bile.
Ben aslında zaten bir yetişkinim.
Biz zaten iyi arkadaşlarız.
Uçağım çoktan kalkmıştı.
Onu zaten düşündüm.
Zaten gerçeği biliyordum.
Daha önce bu tartışmayı yaşadık.
Biz onu daha önce yaptık.
O zaten onu yaptı.
Tom zaten onu yaptı.
Ben zaten Tom'a yazdım.
O zaten oluyor.
- Onu zaten denedim.
- Onu çoktan denedim.
Ben senin sırrını zaten biliyorum.
Tom zaten bir şikayette bulundu.
Yağmur önceden durdu.
Bunu zaten tartıştık.
Tom zaten uyumaya gitti.
Tom zaten hikayeyi biliyordu.
Onun hakkında zaten konuştuk.
Karar zaten verildi.
Kapı zaten açıktı.
Tom zaten evet dedi.
Biz şimdiden 7 milyarız.
Zaten evli değil misin?
Sen zaten kararını verdin, değil mi?
Zaten değiştirildiniz gibi görünüyor.
Ben zaten size cevabımı verdim.
- Belirtilen e-posta adresi zaten kayıtlı.
- Belirtilen e-posta adresi zaten kaydedilmiş.
Bazılarınız beni zaten tanıyor.
O zaten Devlet başkanı ile görüştü.
İklim krizi zaten çözüldü.
la o fotoğrafları zaten Whatsapp zaten depoluyor
binlerce saat ders işlendi bile yahu
zaten asıl konumuzda buydu
bazıları ise Osmanlıyı çoktan unuttu bile
Henüz kitabı okumadın mı?
Ben zaten işi bitirdim.
Daha önce akşam yemeğinizi yediniz mi?
Biz işimizi zaten yaptık.
Kyoto'da bir kez bulundum.
Tom'un zaten onun hakkında bildiğini düşündüm.
Çok geç olabilir.
Zaten yemek yediğini düşündüm.
Ben zaten sözleşmeyi imzaladım.
Ben zaten işimi yaptım.
Tom'un sorularını çoktan cevapladım.
O olasılığı zaten düşündüm.
Biz zaten bir avukat tuttuk.
Biz bu tartışmayı zaten yaptık.
Tom zaten masayı hazırladı.