Examples of using "Geeigneten" in a sentence and their turkish translations:
Tom toplantıyı düzenlemek için uygun bir yer arıyor.
Bu çevrede yemek yemek için iyi bir yer bulamıyorum.
Doğru sözcükleri arıyordum.
küçücük birşey olabilir uygun şartlar ve tedavi sağlanmaz ise ölüme kadar gidebilir