Examples of using "Worte" in a sentence and their turkish translations:
Bilgece sözler!
Gereksiz sözcükleri kaldırın!
- Söylediğin şey Tom'u çılgına çevirdi.
- Söylediklerin Tom'u çok kızdırdı.
Onun ilk sözleri neydi?
Hoş sözlerin için teşekkürler.
Ne söyleyeceğimi şaşırdım.
Söylediği şey beni şaşırttı.
Onun sözlerinden kuşkulanıyorum.
Sözlerimi unutma!
Ne diyeceğini şaşırdı.
Onun sözleriyle cesaretlendirildim.
Onun sözleri Meg'i incitti.
Sözleri onu rahatlattı.
Uygun kelimeler arıyordum.
Asil sözlerini unutma!
Sözlerini unutma!
Sözlerim onları kızdırdı.
Hiçbir söz gerekli değil.
Sözleri unutma!
Sözlerimi çarpıtıyorsun.
Onun sözlerinin daha derin bir anlamı vardır.
- Ne desem boş.
- Ne desek boş.
Sözleri onun duygularını incitti.
Sıradaki sözcüklerinizi dikkatle seçin.
Bu kelimeleri defterine yaz.
Einstein'ın böyle bir sözü yok
Lütfen söylediğimi aklında tut.
Sözlere değil, eylemlere ihtiyacımız var.
Onlar boş sözler.
Birkaç söz söylemek istiyorum.
Onun ilk sözleri neydi?
Sözleri bana umut verdi.
Eylemler kelimelerden daha önemlidir.
Onun son sözleri nelerdi?
Onun sözleri tamamen inandırıcı.
Söylediğim her söze inanır.
Bu sözler Pinokyo'nun kalbine dokundu.
Onlar onun gerçek kelimeleriydi.
Bunlar onun tam sözleriydi.
- Kelimeler bunu ifade edemez.
- Sözcükler bunu ifade edemez.
Tom'un söylediği çok mantıklıydı.
Tom söylediğim her söze inanır.
Kelimeler kifayetsiz.
O, sözlerini dikkatle seçmek zorunda kaldı.
Doğru sözler her zaman güzel değildir. Güzel sözler de her zaman doğru değildir.
Sözler duygularımı iletmez.
Kelimeler mutluluğumu tarif edemez.
Kelimeler güzelliği tanımlayamaz.
Sözleri onu gözyaşlarına boğdu.
O, sözlerini dikkatlice seçti.
Onun sözleri aklıma geldi.
Sözleri tuhaf bir durum yarattı.
Benim için, senin konuşman tamamen anlamanın ötesindedir.
Bazı kelimeleri açıklamak zordur.
Söylediğin hakkında düşündüm.
Herkes kelimeleri ezbere öğrenmek zorunda.
Tom'un ettiği laflar kendi ayağına dolandı.
Dedikleri doğru çıktı.
Kelimelerin nadiren sadece bir anlamı vardır.
Tom çok konuşkan biri değil.
Tom az konuşan bir insan.
Tom sözlerini dikkatle seçti.
Kelimeler mutluluğumu tarif edemez.
O, ne söyleyeceğini bilemedi.
Kelimeleri sizi kuvvetlendirmeli, moralinizi bozmamalı.
Onun ızdırabını hiçbir kelime hafifletemez.
O benim konuşmama sinirlendi.
Sözlerini dalkavukluk olarak algıladı.
İki ya da üç kelime söyledi ve gitti.
Kelimeler onu açıklayamaz.
- Kelimeler onu açıklayamaz.
- Kelimeler yetersiz kalır.
Bir resim bin sözcüğe bedeldir.
Bunlar Tom'un kesin sözleri miydi?
Kelimelerim bağlamın dışında kaldı.
Bu, kelimelerle tarif edilemez.
Bu iğrenç sözleri tekrar söyleme!
- Onun kulağına tatlı ama anlamsız şeyler fısıldadı.
- Kulağına güzel ama anlamsız sözler fısıldadı.
Onun sözlerini şüphe ile karşılaşan iyi olur.
Lincoln'un birkaç kelime söylemesini rica etti.
- O benim sözlerimi bir şaka olarak kabul etti.
- Sözlerimi şakaya aldı.
- Sözcük kaybındayım.
- Ne diyeceğimi bilemiyorum.
Kelimeler benim gerçek hislerimi iletemez.
Sözlerimi çarpıtmayı bırak.
Bazı anlar sözcükleri olmayan şiir gibidir.
- Kelimeler konusunda ne yapacağımı bilmiyorum.
- Ne diyeceğimi bilemiyorum.
- Söyleyecek söz bulamıyorum.
Belki de kelimeleri her şeye rağmen öfke dolu değildi.
Çoğunlukla beyniniz kelimeleri deşifre etmeye çalışır,
- Sarhoş bir adamın sözleri ayık bir adamın düşünceleridir.
- İnsan ayıkken düşündüğünü sarhoşken söylermiş.